köpek
şu aralar deli gibi istediğim, ama sorumluluğunun hakikaten çok daha büyük olduğunu tahmin ettigim için bu topun altına giremedigim, ve zaten birkaç yıl sonra erkek arkadasimin kedileriyle de beraber 5 kedili bir evde yaşayacağımı tahmin ettiğimden sahiplenemediğim, dünya tatlısı hayvancıklardır. fakat buraya yazıyorum, bir gün bahçeli bir evim olursa, mutlaka bir köpegim de olacak. belki iki belki üç hatta, bilmiyorum. söyleyeceklerim bu kadar saygılar sözlük
barınakların durumu nasıl düzelir
dünyadaki gerçekten hayvansever insan nüfusu arttığında, ne barınağa ihtiyaç kalır ne de benzeri bir oluşuma. zaten barınak dediğimiz nedir diye vikipediye sorduğumuzda bize şunu soyluyor : devlet ya da özel kuruluşlar tarafından işletilen, genellikle sokakta yetişmiş, kayıp olmuş ya da sahipleri tarafından dışlanmış hayvanlara sığınacak geçici bir yer sağlamak için, genellikle hayvan hakları savunucularının ve hayvan severlerin desteğiyle kurulan yerlerdir. bu çerçevede bakınca biz hayvanciklara barınma, korunma ve beslenme imkanını kendi özgür alanlarında sağlarsak barınaklara zaten ihtiyaç kalmaz. bilmiyorum cok düz mantik görünebilir ama ben hayatımdaki hayvansever insan sayısını artırmayı bile bir adım olarak görüyorum bu konu ile ilgili. zaten aslında bence barinak denen oluşum çok doğru da değil hizmet ettigi amaç bakımından. sağlıklı, kendi yaşam alanında barinabilen bir hayvanı sınırları olan bir bölgeye kapatmayı doğru bulmuyorum. bence barınaklar, hayvan bakım ve rehabilitasyon merkezlerine dönüştürülmeli ve gerçekten hasta, bakıma muhtaç ve saldırganlığa meyilli hayvanların sağlığına ve kendisine hizmet eden yerlere dönüşmeli. bilmiyorum, e zaten boyle hayvanlar bulunuyor falan deyip saçmalayacak olan çıkar mı.. öyle olmadığını biliyorum çünkü, erzincan hayvan barinagi ve ankara mühye hayvan barınağında gönüllü çalışmış biri olarak, bir barınakta bulunan hayvanların tamamına yakınının amaçsızca şehirlerden toplandığını bizzat görmüş biri olarak söylüyorum bunları. doğru amaca hizmet eden dogru bir kuruma dönüştürülür ve insanlar sokak hayvanlarina olan bakış acısını degistirirse bence her şey çok daha güzel olur.
dişi kedilerde göğüs şişmesi
doğum yapmamış ve sütten yeni kesmemiş olan bi kedide olması acaba neden ben de merak ettim. benim kızımda olmuştu ilk doğumundan sonra yavrular sütten kesilince bir memesinde kalan süt iltihap yaratmış ve yüksek ateş ile memesinin etrafında bir kitle haline geldiğini fark edince alıp veterinere götürmüştüm. antibiyotik, ateş düşürücü, madecassol ve bir de siyah bir merhemle 5 günde kaldırabilmiştik sorunu ortadan. bence başka bir veterinere de gösterin. ne olur ne olmaz
bazı kedilerin mis gibi kokması
kızım böyle benim. 4 yaşına girecek birkaç gün sonra, hala ilk günkü gibi kokuyor. yeni doğan insan bebeği gibi hatta tam tarifi de bu. oğlum için aynı şeyi söyleyemem, ağzı koktuğu için yalandıkça tüyleri de kokuyor haliyle biraz. ama kızım cidden yenidoğan kokusunda.
kedili sözler
yakarsa dünyayı kediler yakar. kimse söylemedi bunu ben şimdi uydurdum. sorarlarsa kediliçe dersiniz.
4 nisan dünya sokak hayvanları günü
sokak hayvanlarının her birinin karnı yok olduğu için önüne koyulan mamayı yeme ihtiyacı hissetmeyecegi kadar ütopik ve güzel olan günleri görmeyi diliyorum. yarın da çantama bir poşet kedi bir poşet köpek maması alacağım. sizlere de tavsiye ederim. sosyal medyadan 4 nisan sokak hayvanları günü kutlu olsun deyip de onlar için kılını bile kıpırdatmayanları samimi bulmuyorum. cümlelerimizle çelişmeyelim, çantamızda mama bulunduralım.
instela
uluslararası platforma açılma niyetiyle isminin ve kısmen temasının değiştirildiği eski itü sözlüğümüz. 2014ten bu yana da ben de bu sözlükte yazıyorum. kedilerimle alakalı konular dışında orda yazmayı tercih ediyorum. burası daha çok kedilerimin günlüğü ve tecrübe defterim gibi.
uzaktan usul usul izleyen yazarlar
aramıza yeni katılan usul usul izleyen yazarlar görüyorum. sözlük çok güzel gelsenize
beni hatırla
başta direnmesine rağmen artık beni hatırlıyor sözlük. bir ara bana da trafik lambası seçmekten gına gelmişti. ya gay senin lambana deyip de çok giriş yaptım ilk günler
5 nisan dünya avukatlar günü
başta kendimin, ardından sevgilimin, ardından da sözlüğün ve ülkemizin tüm avukatlarının 5 nisan avukatlar gününü kutluyorum sevgili yazarlar. adaletten ve merhametten uzaklaşmayacağımız güzel yıllarımız olsun.
kedilerin tırnaklarını kesmek
kesildiği gün alisamamasi normal. ama benim evlatlarimda uzayınca her yere takılıyor tırnaklar ve soyulmaya başlıyor. öyle olunca da rahat edemediklerini görüyorum. onun için ben hep alışılmış seviyede kesiyorum.
çocuk sahibi olmak
yaşandığı zaman eminim dünyanın en kutsal duygusudur. ama ne bileyim teyze olmak şuan bana aşırı yeterli geliyor. çocuk sorumluluğu çok çok başka. insan getiriyorsun dünyaya olaya bak.
kedi sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar
gaye su akyol - abbas dinliyorum şuan arka planda ve aşırı neşeli hissediyorum. kız tam bir zilli, bayılıyorum ve önüme gelen herkese de tavsiye ediyorum.
kedi sahibiyim demenin saçma ve aptalca olması
valla bunlar beni baya oynatıyor. haddime değil sahibiyim demek. iki kediye hizmetkâr olmaya çalışıyorum diyebilirim anca. sevgi, ilgi, kum, mama, bakım. her şeyini yapıp bi de sahibiyim demek ne biliyim biraz şey bence.
kedi sözlük yazarlarının en sevdiği bilgisayar oyunu
çocukluğumu atamıyorum üzerimden. o yüzden need for speed underground 2 benim hala favorim. bu yaşıma geldim bilgisayarimda da yüklüdür.
kedimin yalamayı sevdiği en tuhaf yerler
ben duştan çıktıktan sonra ege çenemi yalamayı çok seviyor. cidden garip bi olay. doğal peeling etkili kedi zımparası. çenem aşındı resmen çenem.
kediyle uyumak
şuan kızım ege yorganın içinde sağ kolumun altında, oğlum gümüş de yorganin üstünde sol kolumun altında yatıyor. ikisi de gurul gurul. her gün düzenimiz aynı. yatağa gectigim anda ege yorganı kaldırayım diye burnuyla itiyor gümüş de kendi etrafında 3 tur atıp kolumun altına yerleşiyor. sonrası guruldama zaten. dünyanın en güzel hislerinden biri olduğuna dair iddiaya girebilirim sanırım şuan. bunu hayatında bir kere bile olsun tatmamış insan net olarak eksik insandır. insanlığıma o kadar çok şey kattı ki kedilerim. iyi ki varlar. tüyleri kadar ömürleri olsun tüm tüylü dostlarımızın.
annelerin genelde kedi sevmemesi
aslında doğrusu annelerin temizlik takıntılı olması şeklinde bence. tanıdığım bütün anneler kedilere bayılıyor yan yana gelince ama hep tüy ve tuvalet işini dert ediyorlar ilk temasa girmeden önce. ya benim annem beni kahvaltıya uyandırmayıp oğluma çeşit çeşit peynirlerle kahvaltı yaptırıyor ahahah. nasıl sevmesin anneler
31 mart 2019 yerel seçimleri
ankara konusuna girmiyorum, ülkece mutluyuz. izmir zaten gözümün bebeği, ona da laf yok. istanbul'da imamoğlu kazanırsa isimleri gümüş ve ege olan kedilerimin isimlerini ekrem gümüş ve dilek ege olarak degistiriyorum. hadi bakalım bu da benim ittifakım. kedi ittifakı kazanacak. ekrem gümüş ve dilek ege geliyor. dilek de karısının ismine ithafen bu arada. her güçlü erkeğin yanında güçlü bir kadın olur. dikkatinizi çekerim arkasında değil, yanında dedim. feminist düzeltmelerimizi de mi eklemeyelim
cat wins
eskisi kadar sık görmediğime üzüldüğüm yazarlardan biri.