tuxedo
smokinli kedilerin iyi bir zekaya sahip olduğu iddia edilir. aynı zamanda suyu sevdikleri, iyi yüzdükleri de söylenmekte. zekaları konusunu birebir yaşıyorum ve katılıyorum. aile üyelerine karşı korumacı oldukları da yine yazılan ve sahiplerinin iddia ettiği bir başka söylemdir. işin kısası tuxedonuz varsa hayat size güzel
sarman
sarman veya sarı tekir, sarının tonlarına sahip kedilere genel olarak verilen addır. aynı zamanda isim olarak da sık duyarsınız. sarmanlarla ilgili benim ve çevremdeki kediseverlerin gözlemlediği bir tespit var ki genelinin ilgiyi, sevilmeyi çok sevmesi cana yakın olmasıdır. tabi bu adı üstünde "genelleme". benimki çok deli öyle bir şey yok demeyin diye belirtmek istedim. genel olarak sıcak kanlı oldukları söylenen tekirin sarı tonlarında renklerine sahip kedilerimiz.
kedi nanesi
kedi nanesi ingilizce adıyla
catnip, kedilerin büyük çoğunluğunun bayıldığı bir bitki türüdür. bu bitkinin aromasından catnip sprey yaparlar kedi divanı tırmalamasın diye tırmalama tahtasına sıkarsınız alışsın orayı tırmalasın diye, aldığınız oyuncak topla oynasın diye içine koyarlar veya üstüne sıkarsınız. saksıda yetiştirilebilen bir bitkiymiş ama tohumu nereden bulunur bilmiyorum, tohumu elinde olan varsa bir pm kadar uzağınızdayım
yılan seven insan
yılan bir çoğumuzu korkutsa da
empati yaptığınızda bir kediden çok daha savunmasız olduğunu hemen fark edeceksiniz. ama işte o kımıl kımıl yapısı ve sessizliği yine de insanı ürkütüyor, alışılmayacak bir şey değil bence diyeyim apartman dairesinden yılanlara uzak bir yerden rahatlıkla atıp tutarak
barf
çiğ et diyeti, hayvanı sadece çiğ et veya sakatatla besleme veya %80 çiğ etle az biraz arada tahıl içerikliyle besleme diyebiliriz. kardeşimin eşi abd de yaşıyor, whatsapp dan görüşüyoruz bununla kaslı kaslı kedileri var evde 4-5 tane. dedim ne de olsa conilerin ülkesinde yaşıyor iyi mamayı bilir sorayım dedim. hangi mama ismini saysam bilmedi biliyor musunuz, öyle yerel markalardan bahsetmiyorum, royal canin, propaln, orijen acana falan diyorum tık yok, eline parlak kromaj renkli bir paket aldı dedi ben bununla besliyorum, cırt açtı üzerinden löp et döküldü tabağa hop diye. e dedim zararlı değilmi kurt olmuyor mu, yoo gayet sağlıklılar dedi.
sonra araştırdım biraz bu mevzuyu ve işin ucunun yurt dışında vet fakülteleriyle ortak çalışan mama markalarına kadar gittiğini yazıyor internette. yani barf destekçisi hayvan severlere göre hayvan doğal ortamında yaşayamıyor da olsa diyeti belli bunun diyorlar, çiğ yiyecek etobur bu diyorlar. barf diyetiyle hayvanın kurtlanması veya başka bakteriyel bir hastalığa yakalanması riski ticari mamalardan farklı değil diyorlar. çiğ etin zararlı olduğunu da yurt dışında enstitülerle ortak çalışan mama markalarının kar-zarar hesaplarıyla pompaladığını iddia ediyorlar. şaka maka iyi saklanmış çiğ et diyetine tabi tutulmuş kedilerle ilgili eli yüzü düzgün bir araştırma vb. bulamadım ben. tabi türkiye kedicileri için imkansıza yakın bu diyet. yeri geliyor kendisi yemeye ucuz et için et balık kurumunda bayram önü iki saat sıra bekliyor insanlar. ama böyle bir şey de var bilin diye notumu bırakıyorum.
kedim beni anlasa ona söyleyeceğim tek cümle
lütfen her şeyi yemeye çalışma, en kaliteli sıfır tahıllı mama alıyorum, imkanım olsa
barf besleyeceğim, hindistan cevizine bile sulanıyorsun, bu davranışların dışarıdan nasıl görünüyor lütfen bir kendine aynadan bak
anne altından yavru
ben bu platformu instagram da tarkan bey i takip ederken tanımıştım ve kedici dergisinden sonra bir de böyle bir proje çok hoşuma gitmişti. çünkü kedicilerin kediseverlerin hayvanseverlerin bir arada kendi deneyimlerini paylaşarak yazacağı harika bir index olur diye düşünüyordum. böylece kediseverler hem bir çok konuda bilgi edinir hem de piyasada boş yere veya olması gerekenden pahalı, gerekli gereksiz mamasından, aksesuarına, para ödedikleri bir çok ürünle ilgili biriinci ağızdan deneyimlemiş kişilerden bilgi alabilirdi. buna ek olarak sahiplendirme ile ilgili de bir başlık oluşturulabilir tıpkı gönüllü veterinerler listesi gibi çok yönlü işlevsel bir platform olur diye düşünüyordum. ancak şu başlık ve okuduklarımdan sonra şaşkınlık ve şok içerisindeyim. eğer bu platformu kedileri parayla alıp satmak amacıyla bir paravan bir reklam aracı olarak kullanıyorsanız gerçekten büyük ayıp etmişsiniz. insanların tamamen karşılıksız sevgilerini verdikleri canlarla ilgili gencinden yaşlısına paylaşım yaptığı şu ortamda ücretli hayvan alım satımını normalize etmek, hayvan severlere yapabileceğiniz en büyük kötülük olur, üstelik üç beş kuruş para kazanmak için.
ari kedi ırklarının korumasına her hayvansever gibi bende destek veriyorum. ancak bu durum farklı bir şey, parayla kedi satın almak farklı bir şey. bu durum sadece insanların bireysel özgürlüklerine ve tercihlerine indirgenemez çünkü kediler sokaklarda her gün ölüyorlar bir çoğu zor durumdalar. bir çok hayvan derneği köpek ağırlıklı çalışıyorlar, temel anlamda kediye yönelik faaliyet gösteren yerel ve küçük gruplar dışında hiç bir resmi dernek veya kurum yok. çünkü bu canlar göz önünde değiller, çöp kenarlarından, asfaltta ezilmiş ölülerinden başka daha yakından görme şansımız olmuyor. sadece annesinden olmuş muhtaç bir yavruyla karşılaştığımızda fark ediyoruz yaşadıkları zor hayatı. böylesine çok ve kontrolsüz ürerlerken ve böylesine yoğun bir şekilde insan eliyle her gün ölüyorlarken, vicdanlı hiç bir hayvan sever kedi satın almaz veya bunu normal görmez, göremez. kimse kimseye zorla bir şey yaptıramaz bireysel olarak kendine göre bir hayvanseverlik benimsemiştir parayla alır scottish ini bakar ancak bunu ticarethane mantığıyla yediden yetmişe tüm kediseverlerin buluştuğu platform adı altında normalleştirmeye çalışırsanız ben bunu kötü niyetli bulurum işin açığı budur. ticarethane mantığı ile kedi severlik uyumlu bir sonuç vermez, kedisever bunu giymez üstüne, köpek veya bir başka türden değil kedi gibi tamamen özgür ve bağımsız bir canlıdan bahsediyoruz. tüm söslyeceklerim bu kadar, teşekkür ediyorum.
kediler için su pınarı önerisi
ben driknwell den almıştım. 3-4 ay sonra kullanmayı bıraktılar. ben yinede ısrarla bir sene boyunca çalıştırdım. bir senenin sonunda çeşmenin motoru durdu. drinkwell i aradım, satarken görüştüğüm bey vardı ismini şu an hatırlamıyorum, motoru çalışmıyor dedim alalı bir sene olmadı daha bir kaç güne olacak dedim. motoruna garanti vermiyoruz onun dedi. yani iki sene garantili çeşme alırsanız bozulabilecek tek kısmı olan su altı motoru garanti kapsamında değilmiş. şaka gibi değil mi? neyse bir şekilde çözdük çalıştırdık ama içmeyi bıraktılar. çeşme krom olmadığı için plastik olduğu için kreç bağlıyor çaydanlığın içi gibi zamanla. sanırım o yüzden içmiyorlar.
kısacası alacak olursanız drinkwell markası dışında ve mutlaka krom veya çelik yani kireç tutmayan kolay temizlenebilen bir malzemeden alın. plastik çeşmelerin hem temizlenmesi büyük sıkıntı hem de ne kadar silerseniz silin zamanla kreç vs. süngerle bile çıkmayan bir tabaka birikiyor üzerinde.
tırmalayan ısıran kediyle baş etme yolları
kedinin ele ayağa saldırmamasını küçükten öğretmeniz gerekiyor, sonuçta onu oyun olarak yapıyor hayvan kendisini tanıyor bir anlamda küçükken. kediler kolay kolay bir şeyi öğrenmek istemezler ama küçükten itibaren ikazla ödül sistemiyle ele ayağa saldırma işini çözebilirsiniz ben öyle çözmüştüm. bizimkilere zorla elini uzatsan yine ısırmıyorlar sadece koklarlar.
kedi çimi
konforlu tüy atımı için macunlar çok pahalı, tek alternatifi de çimler. ben kendim hobi bahçeme ekiyorum ama kökünden koparıyor keratalar, e zaten büyümesi günler alıyor, bulursam çim adam alacağım en güzeli o, koparsa bile tohumu söküp gelemiyorlar ondan tekrar çıkıyor
yazarların kedi maması tercihleri
proplan kullandım uzun süre, bir ara nd aldım, royal canin aldım. kısırlaştırmadan önce yavrularken orijen kullanıyordum tahılsız. kısır kediler için tahılsız sterilised mama bulamıyordum piyasada. bir tane nd nin ürününü buldum o da tavukluydu ama tahılsız diye aldım şimdi onu kullanıyoruz. mama markaları kısır kediler için kırmızı etli sterilised mama üretmeli, kanatlı eti yiye yiye kanatları çıkacak çocukların
parayla kedi almak
arkadaşlar emin olun cins kedi alan ve satan bir yığın insan var. yani bir kişi dahi yaptığı bu yanlışı fark edip dönse hayvanlar için kar olur. sahiplendirme platformlarına sorun bir, sokakta cins kedi bulunduğunda ne kadar zamanda sahipleniliyor kaç kişi istiyor, normal kediler için ihtiyaç olduğunda kaç kişi başvuruyor. cins kediler bir gün bile durmuyorlarmış. e bu nasıl hayvan severlik, bu resmen ayıptır, kime neyin şeklini yapıyorsun ki sen? hangi kedisever gördün kedin cins diye sana imrenen? böyle bir şey varsa acıyorum onlara. ben şunu beslemek istiyorum diye bir şey mi var siz hayvanseverliği nasıl anlıyorsunuz, böyle bir şey değil başka bir canı sevmek. bunun adı gösteriştir, ama kediyle kime gösteriş yapılabilir onu düşünüyorum bulamıyorum. ben cins kedisi var diye hiç bir arkadaşıma imrenmedim, bende mi bir sıkıntı var onu da bilmiyorum.
hangi türe bakarsanız bakın, iyi bakıldıktan sonra o kadar güzeller ki, sevgiyle bakılan her canın tüylerine, gözlerine, enerjisine yansıyor bambaşka bir şey oluyor.
kısacası durum şu, bu platformu öğrenip gelmiş bir kediseverin kedisiyle ilgili daha sağlıklı daha doğru bilgi sahibi olması tüm kedilerin hayrına olur. ve buradaki bir çok kedisever size satın almayın sahiplenin diyor, gerçek sevgi budur diyor, kedilerin mal gibi alınıp satıldığı kafeslerde ömrünü tükettiği sektörlere destek olmayın diyor. bunu dikkate alırsanız bir hayvansever daha kazanmış olur kediler camiası, almazsanız kendi bileceğiniz iş, ama kendinize hayvan sever demeyin, sokaklarda ölen, sahiplendirilemediği için barınaklarda hastalık içinde ölen her canda sizin de bir vebaliniz var
yazarların kedi kumu tercihleri
piyasada çeşit çeşit kedi kumu satılıyor. ancak bunların bir kısmı hem kedinize hem doğaya uzun vadede zararlı, kanserojen özellikli. bir çoğunuz bu kumlardan alıyorsunuz çünkü kokmasın istiyorsunuz. silikaymış, parfümlüymüş, kristalizeymiş bir kere kedinize değer veriyorsanız bu kumları atın gitsin.
bahçeli eviniz varsa ve kedinizi düzenli aşılıyorsanız ve bahçeniz korunaklıysa kedi için en güzel hela bahçedir. yok efendim mikrop kapar, hasta olur vs vs. olur sonra iyileşir bir daha da olmaz en fazla bu olur. narin yapmayın kediye, kedi o, onun atası ormanlara hükmediyor afrika'da file söz geçiriyor.
bahçeli ev yoksa, apart, apartman dairesi ise iki seçenek var. bunlardan birisi bentonit dediğimiz doğal yapıdaki kumlar, bunların parfümsüzü tabiki. doğaya yine de zarar veriyor olsa da kediniz için ideal bir tuvalet kumudur.
bir diğeri pelet veya çam peleti dediğimiz kedi kumları. kedilerin bir kısmı bu kumlara rahatça alışırken bir kısmı alışamıyor örneğin bizimkiler alışamadı aylardır zorlasam da alışmadılar. bu kumlar minnak minnak uzun tanelerden oluşuyor ve suyu aldıkça şişip ince kum haline geliyorlar. ama kedi bu iri tanelerin üzerine çiş yapmaya başlangıçta alışamayabiliyor. bir deneyin en az 1-2 ay. baktınız alışamadı bentonit kumla karıştırarak kullanırsınız.
önerdiğim her iki çeşit kumu da piyasada silika, parfümlü vs diye satılan bir çok üründen daha uyguna bulabilirsiniz. hatta pelet kumlar suyu görünce dağıldığı için 20 kg luk bir çuval size aylarca yeter kedi sayısına göre.
gelelim koku olayına. düzenli temizleyince tuvalet koku yapmaz fazla. ama işiniz yoğun, zaman bulamıyorsunuz düzenli temizlenmiyor olabilir. bu durumda da kedi kumu kabını haftada, on günde bir tamamen boşaltıp temizlediğiniz genel temizlikten sonra, bir sıra inceden kumu gezdirip üzerine biraz toz karbonat dolaştırın, sonra kalan kumu üzerine atın. karbonat kokuyu bastırıyor baya etkili.
şimdiden kolay gelsin, hepinizi öpüyorum.
yazarların kedilerden sonra en çok sevdiği hayvan
kedilerden sonra diye ayıramıyorum malesef. kedileri çok seviyorum, çünkü doğayı kocaman kocaman binaların suni hayatların arasında tecrübe etme şansını yakalıyorum onlar sayesinde. her ne kadar yarı evcil bir tür de olsalar iç güdüsel olarak atalarının özelliklerinin çoğunu yaşatıyorlar. kedilerin yeri ayrı. kedilerden sonra tüm hayvanları seviyorum, onların yaşam alanlarına, haklarına saygılı olmayan insanoğlunun bunu öğrenene kadar çok şey kaybedeceğini düşünüyorum
kedinin bıyıklarını kesmek
dengeyi bıyıkla sağlıyor, hareketlerinde bıyıklarının payı büyük, böyle bir şey hayvana işkence etmek olur
kedilerin balkondan düşmesi sorunsalı
sosyal medya da en çok okuduğum acı haberlerden birisi bu kedilerin düşmesi. arkadaşlar kediler meraklıdırlar ve cama pencereye çıkarlar. atlamak için çıkmasalar dahi birlikte oyun oynarken veya koşarken açık balkona veya pencereye doğru atılıp aşağıya düşebilirler. kediyi sahipleniyorsanız bunun önlemini almanız gerekir, sineklik takabilirsiniz veya ekstra tozluk kapı yaptırabilirsiniz, böylece hem eviniz hava alır hem kedileriniz güvende olurlar. benim kedim atlamaz, düşmez diye düşünmeyin çünkü bu durumun garantisi yok, bu riski almaya değmez, bir tozluk yaptırırsın olur biter 100 lira için yoldaşının canını tehlikeye atma
ıslak burunlar
ıslak pembemsi burun sağlıklı kedinin habercisi, öpmesi de pek güzel olur
veterinerlerin bilinçli kediciye tahammül edememesi
bu durum veterinerin kedi müşterisi az ise yaşanıyor, takdir edersiniz ki tüm meslek erbapları aynı eğitimi alsa da bu iş pratikte bitiyor. kedilerle çok pratik yapmış bir veteriner ile sürekli büyükbaş hayvanlarla veya köpeklerle ilgilenmiş bir veterinerin kedilere yaklaşımı ve bilgisi aynı olmuyor. bilginin yanında veterinerlik empati isteyen bir iş tıpkı tıp gibi, nasıl doktorlardan yakınıyoruz aynı şey veterinerlerde de aynı, naif, empati yapabilen insanlar bu işleri kıvırıyorlar, haldır huldur tipler çok başarılı olamıyorlar. bu iş sizde bitiyor, siz takip edeceksiniz ne ypaıyor nasıl yapıyor.
bakın bir örnek vereyim, ben kedilerimi ilk sahiplendiğimden beri bir veterinere götürüyordum kendisi aynı zamanda arkadaşım. ne zaman götürsem kedilerim huzursuzlanıp sinirleniyordu ki normal karşılıyorum insanlarda bile hastane korkusu var, geçenlerde yine götürdüğümde önceden aramış olmama rağmen yerinde yoktu ve yeni mezun bir kıza kedileri emanet ettim, aşılarını bile vuramadılar. eldivenlerle kedileri tutmaya çalışırken kan ter içinde kaldılar ve kedileri strese soktular ikisi de psikopat oldu kedilerin muameleden. bende sinirlenip tekrar gelmemek üzere çıktım ve başka bir veterinere gittim. kadın gözümün önünde çalıştığı halde aşıyı ne zaman yaptığını anlamadım biliyormusunuz kedi tıslamadı bile eli o kadar hafifti ve hayvanın psikolojisini o kadar iyi çözmüş.
kedici mekanlar
izmir de insanların yürürüş yaptığı bir yer var fuar alanı içinde sanırım, adı gelmedi aklıma. koşu yolları falan var orman içerisinde. işte oraya gittim bir gün, bir mekan gördüm baktım çevrede kediler var oturdum bir şeyler yedim içtim. sonra çalışan adama dönüp ne kadar şanslısınız kedileriniz var bereket getiriyordur dedim. dönüp bana "ben onlardan nefret ediyorum" demişti hiç unutmam. nedenini sorduğumda 6-7 kişi geliyor çocuk kediden korktuğu için oturmuyor kalkıp gidiyorlar ben niye seveyim bunları dedi. ben de 6 kişi gider 10 kişi gelir böyle düşünme mesela ben kediler var diye gelip oturdum demiştim. yani mekanına göre değişse de kedilerden haz etmeyen ama müşteriler tepki gösterir diye fazla ses çıkaramayan bir çok mekan var. o yüzden gittiğiniz yerlerde kedilere kötü davranan işletmeleri uyarın ikaz edin
kedici kadın çekiciliği