nora

Durum: 130 - 0 - 0 - 0 - 08.11.2018 01:03

Puan: 3759 - Minnak Kedici

6 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazarkedi.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 7

pars

11-25 kasım 2018 hayvan hakları yasa tasarısı protestoları'na bir aksilik olmazsa katılacağını söylemiş.

şu var ki, hayvan hakları savunucularının bu yasa tasarısında karşı çıktıkları bir maddeye kendisi bizzat hizmet ederken bu protestoya katılması nasıl bir ikiyüzlülüktür.

" yeni 10. madde – pet shoplarda hayvan satışı yasaklanmıyor, sadece bulundurulmasına izin verilmiyor. "

hayvan hakları savunucularının itirazı : pet shoplarda canlı hayvan satışının yasaklandığı gibi algılansa da kataloglardan veya internetten hayvan satışına yine devam edilecek.


yani hayvan hakları savunucuları pars gibi hayvanların sadece petshoplarda satılmasına karşı değil, evcil hayvanların satılmasına her şekilde karşılar.

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

aslında her şey net.

hangi cins olursa olsun kedi denen güzel yaratık ile ilgili sözlükte hiç bir yazar tek kötü kelime etmemişken, böyle bir ihtimal dahi yokken böyle bir başlık açmak başlı başına hastalıklı bir ruh halinin ilanı.

kedilerin üretilip satışa sunulduğu bir dünya site var internette, kimse o sitelere girip de niye satıyorsunuz kardeşim diye tartışmaya girmiyor. bu platform da en başından kedi üretici ve satıcılarının ortak buluşma noktası diye ilan edilseydi, bu işin meraklıları da bu konuda hassasiyet gösteren insanların itirazlarını okumazdı. o kadar görmek istemiyorsanız hayvan severleri, gerçek kedicileri , tamamen kendinize uygun, tamamen sizler gibi düşünen kişileri çağıran bir ortam olduğunu belirtseydiniz.

kediler aile kurmak, torun torba sahibi olmak, hazzını yaşamak için çiftleşip yavrulamıyor. bu onlar için iç güdü, sizde de kedilerin ille üremesine dair bir iç güdü mü mevcut ? doğurduğu yavrusunu 5 ay sonra tanımayan onu hayata hazırlayıp kendinden uzaklaştıran kedinin sen elli göbek seceresini bilmek istiyorsun, bunda kediye yarar sağlayacak ne var ?

bir çocuk da belki hayvan sevgisini cins bir evcil hayvanla başlayacak diyorsunuz, ben hiç " aa ne tatlı cinsi ne bunun " diye kedi seven çocuk görmedim. ama gördüğü her kedi köpeğe rengine, tüy yapısına vb. belirgin özelliklerine aldırmaksızın, fark etmeksizin koşar bütün çocuklar. çocukların hayvan sevgisini büyüklerin belirlediği biçimde öğrenmeye ihtiyacı yoktur. onlar zaten doğuştan bu sevgiye sahipler, büyükler çoğunlukla bunu yok ediyor maalesef.

siz de o kadar iyi biliyorsunuz ki evcil hayvan üretiminin hem üretilen hem de sokaklarda üreyen hayvanlar için çok acı sonuçlar getirdiğini, bu yüzden mazeretleriniz bu kadar temelsiz.


hiç bir evcil kedinin soyu tükenme tehlikesi ile karşı karşıya değil, bir bırakın ya, izin verin de barınaklarda sokaklarda ölümle burun buruna yaşamaktan, hastalıktan açlıktan gördükleri eziyetten kurtulsun bu hayvanlar. üretme, satma ne olacak yani? senin bencilliğine hizmetten başka hiç bir kediye de faydası yok bunun. 70 cm bir kafeste kendi gibi 2 düzine yavruyla birlikte minicik pençeleriyle kafesin tellerine tutunup " burdan çıkmak istiyorum " diye feryad eden o yavrunun bir yuvası olsun, kısırlaştırdıktan sonra doğum yapıp yapmamayı umursamayacak olan bir kediyi yavrulatmak yerine.

ya hepsi aynı, yok koltuk tırmalamaz biri yok diğeri işaretleme yapmaz bunlar gerçekten saçma. sanki biri eline süpürge alıp evi temizliyor da diğeri de evin içine ediyor gibi tarif ediyorsunuz.

biz sadece cins kediler doğurmasın demiyoruz, kedileri cins yada değil diye görmüyoruz bile zaten. sokaklarda perişan ve sahipsiz hayvanlar olmasın istiyoruz ama belediyeler toplayıp toplayıp akıbeti belirsiz bir şekilde yok etmesin, barınaklar da görevlerini yapsın sokak hayvanları da kısırlaştırılsın istiyoruz.


gerçekten bu kadar mı zor anlamak ?

eş aranıyor ilanları

bu platform insanların kediler hakkında bilgi ve deneyimlerini paylaştığı, bunlardan yararlandığı bir sözlük mü kedi üretim çiftliği mi? kedi satış sitesi mi? yazarların kedi sevgisini kullanarak sözlüğe çekip kendine pazar yaratmaya çalışanlar, rahat bırakın şu güzelim canlıları size para yumurtlamak zorunda değiller.

anne altından yavru

benim dediğim doğrudur minvalinde söz söyledikten sonra ardından uzatmaya gerek yok denilmez, o bir ara bulma cümlesidir " kapa çeneni " tarzında kullanmayınız. bu konuda tartışmak anlamsız geliyorsa zaten kişi nettir ve tartışmaya katılmaz, ne de olsa sözlük ortamında bu kendi inisiyatifindedir.

sokak kedisi sokakta yaşamak zorunda kaldığı için sokak kedisidir. her kedi bir insanın ilgisine, bakımına, korumasına muhtaçtır - hele ki günümüzde - ve bir çatı altında barınmaya ihtiyaç duyar. dışarıya çıkmak isteyebilir ama günün sonunda yuvası bildiği yere - şayet iyi insanlar mevcutsa - geri dönecektir. aynı şey ırk kedilerde de yaşanabilir, bir şekilde ev dışına bir kaç kez ziyarette bulunan bir ırk kedi de dışarı çıkmak ister o zamandan sonra. nihayetinde o da kedi, ırk veya tekir ne kadar farklı karakterler sergileyebilirler ki genel olarak.

sokak kedileri sokaklarda ne kadar özgürler ? yemek bulma özgürlüğüne sahipler mi? barınak bulabilme ? su içme özgürlüğüne sahipler mi? köşe bucak saklanmadan, korkmadan bir kaç metre yürüme özgürlüğüne sahipler mi çoğunlukla ? bırakalım sokaklarda özgürce tekmelensinler ve özgürce hastalanıp yaralansınlar ve özgürce aç susuz, soğukta kalsınlar. bundan önce bu tavsiyede bulunanlar sağduyularını özgür bıraksınlar lütfen.

anne altından yavru

petshop'cı genel mantığı şu şekildedir " para verip aldıkları için daha iyi bakıyorlar, sokağa atmıyorlar " evde yetiştirip satanlarda kendilerine göre bir mantığa oturttuğu açıklamaları sunuyor elbette. mesela iskoç ırkı bir kediyi ankara kedisi ırkını korur gibi koruduğunu söyleyebilir çok gerekli olduğu için.

ayrıca kedilerin üretilip satılmasına karşı çıkanlar zaten ırk kedi arayıp almak hevesi içine girmezler ve kedilerin üretilip satılmasına da saygı duymazlar ama saygı çerçevesinde sitem ve eleştirilerini sunabilirler.

anne altından yavru

kedi sözlük'ün reklamını yaptığı evcilkedim.com adlı sitenin "bilinçli evcil kedi sahiplendirme" sloganıyla kedi satışı ilanlarında satıcıların kullandığı cümle. hadi işi biraz daha abartıp direk anne karnından yeni çıktı sloganını kullanın. bebeği alana hediye olarak 1 paket kedi sütü ve biberon verin böylece belki kendileri doğurduklarını sanıp daha iyi bakarlar. - nede olsa para verince daha iyi bakıyorlar ya mantığınıza göre -

kediler için bilgisayar oyunları

kedileri mutlu etmenin yolları

şöyle oyunlar da işe yarar










kedin için kendin yap

eski bir kazağın sevimli bir kedi yatağına dönüşümü


kedin için kendin yap

kedin için kendin yap

karton kolilerden kediniz için çok eğlenceli bir oyun alanı ve yapımı basit ama ilgi çekici oyuncaklar videosu


adore kedi evi

bu videoda selin dereli adlı youtuber adore'den edindiği kedi evinin kurulumunu paylaşmış, güzel bir kaç dokunuş da eklemiş.


kedin için kendin yap

kediniz için hazırlayabileceğiniz yapımı basit, eğlenceli oyuncaklar videosu.

kedin için kendin yap

bu videoda kış aylarında kedinizin severek kullanacağı bir radyatör yatağı tasarımı var.

kedi videoları

kedi miyavlaması ve mırıltılarına eklenmiş müzikle çok şirin bir klip oluşturulmuş

sokak hayvanları için çalışan en faydalı dernek

aslında " dernek " diyerek bire indirmemek gerekir ve en faydalı diyerek de tek bir derneği işaret etmek de doğru olmaz. misyonunu karşılamayan dernekler olduğu kadar bu görevi adanmışlıkla yapan insanlar barındıran dernekler de vardır. ben kendi şehrim için bir tanesinden bahsedebilirim.


bursa için " buhayder "

dernek kurulalı 1 yıl kadar oluyor. henüz yeni diyebiliriz ama çok güzel bir şekilde başladı. çok gerekli önceliklere ve çok doğru bir çizgide ilerliyor.. çoğu derneğin yaptığı gibi sadece yaralı hayvanların tedavisi, mama toplama, besleme odaklı değil. bunları da yapıyor ama ilçe, ilçe gezip yetkililere ulaşıp o bölgedeki sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirmek için teminat alıyor ve gerekirse ekip desteği sağlıyorlar. özellikle okullarda, kahvelerde vb yerlerde insanları yaşam hakkına saygı ve merhametli davranmaları konusunda bilinçlendiriyorlar. halihazırda kurulu hayvan yaşam merkezleri ile ortak çalışmalar yürütüyorlar. kesinlikle başka dernekler ve kurumlarla tartışmalara girmiyor, gerekirse eleştiri ve önerilerini çözüme yönelik bir dille ifade ediyorlar. geçtiğimiz haftalarda bursada ki tüm camilerin cuma hutbesinde islamda hayvanlara karşı merhamet ve sevgi konu edildi derneğin talep ve önerisiyle. bunlar besleme ve tedavi kısır döngüsünü kıracak çok değerli icraatlar.

yarın yine " karşılıksız sev, ömür boyu sahiplen " sloganı ile çok güzel bir etkinlikleri olacak bursa mihraplı parkında.

https://www.facebook.com/bursahayvanlarl...


derneğin facebook ve instagram sayfaları

https://www.facebook.com/bursahayvanlarl...

https://www.instagram.com/hayvanlarlayas...

kedinizin avcılık yeteneği

bahçedeki kedilerimin avcılık yeteneğinden bahsedecek olursam, şimdiye kadar ki en büyük avları bir koyun. yani öyle varsayıyorum. bazı zamanlar kumru yada güvercin kanatları toplamışlığım var bahçeden fakat geçen haftalarda mama tabaklarını doldurmak için bahçeye indiğimde üzerinde iki kulak mevcutlu, bir koyuna ait olduğu ayan beyan bir kafa derisi ile karşılaştım. ilk önce " bu ne, ayy bu ne böylee, yaa bu kuzu mu bu bu ne " gibi başlayan, siz bunu nereden buldunuz, kim getirdi, hanginiz yedi bu koyunu, kim yakaladı gibi devam eden ve cevapsız bırakılan bir dizi soru sordum sızlanarak. kasabın çöpünden çıkardılar desem, küçücük dükkanda adamın kesim yapacak hali yok. muhtemelen bir köpeğin zulasını patlattılar diye düşünüyorum ama olsun bir köpeğin yemeğini bulup almak da da bir nevi av sayılabilir.

kedilerin ideal kilosu

tekir kedilerde boyu ile orantılı olarak yetişkin bir dişi 2,5 - 4 kg arası, erkek kedilerde 3 ile 5,5 kilo arası normal benim fikrime göre. ama bizim kedilerimiz gibi genel olarak yaşamını evde geçiren kediler özellikle kısırlaştırılmış ise çok hızlı fazla kilo alıyorlar. ev içinde yaşayan bir tekir kedinin sokakta yaşayan bir kediden 1,5 - 2 kg fazla olması yine bence normal görünüyor ama bundan fazlası sağlıksız olmalı. ev içinde yaşayan kedilerin aktivite alanları kısıtlı olduğundan kilo problemini tamamen ortadan kaldırmak zor ama asgariye indirilebilir bazı pratik çözümlerle. oyun süresini uzatmak, tırmanabilecekleri alanlar yaratmak gibi. bir kaç ay önce veteriner hekimimiz aşı yapmaya geldiğinde kızıma bakıp şöyle dedi " ohoo çinliler seni görse ııımmmm derler valla " yaa dedim çok mu kilolu ? tontiş olduğunu biliyordum ama hekim söyleyince şöyle dışardan bir göz gibi bakmaya çalıştım ve vallahi patatesti resmen. oğullarımdan biri zaten obez, 9 kilo. hemen mamalarını değiştirdim daha düşük kalorili bir mama aldım ve ek olarak bir kaç tane daha tırmanabilecekleri alan yarattım. önümüzde ki yaz için onlara vakit geçirebilecekleri açık bir alan yaratma planları da yapıyorum şu an.

parayla kedi almak

kedi satın alanlar ile kedilere işkence edenlerin, tecavüz edenlerin bir tutulması gerçekten korkunç bir düşünce. bu düşünce tarzı ne yazık ki bazı hayvan severlerin maruz kaldığı bir deformasyon. hayvanları sevip, aralarından bazıları hayvanlara zarar veriyor diye tüm insanlardan ve çocuklardan nefret eden bir kişilik yapısına bürünüyorlar zamanla. bu ne kadar sağlıksız bir psikoloji ise, " kedileri köpekleri seviyorum, mutlu sağlıklı yaşasınlar istiyorum. ama alınıp satılmaları, o canlıyı sevmenin ön koşulunu tüy yapısı, göz rengi, kulak kuyruk şeklinin belirlemesi bence tamamen normaldir " demek de o kadar riyakar bir kişiliktir.


olumsuz sonuçları kabak gibi ortadayken bir yanlışlığı körü körüne savunup durmak yerine bırakın insanlar doğru önceliklerle sevmeyi öğrensin.

sokak canlarını tedavi ettirmek kolay yuva bulmak zor

bunun kesin sonuç verecek tek çözümü var, tedavileri bittikten sonra elinize popüler bir ırk fotoğrafı alıp estetik kliniğine gitmek ve kedileri bir dizi estetik operasyondan geçirip sonra sahiplendirme ilanı açmak. evet bu kesin sonuç verirdi ama gerçekleştirmesi imkansız bir öneri.

şunlar yapılabilir, kediye bir kaç numara öğretmek işe yarayabilir. pati verme, öpücük verme ve en yüksek seviyede zıplayarak oyuncağı yakalama vb.

sayısız yerde ilan açmak ve sabırlı bir şekilde beklemek.

kedi için trajik bir hikaye yazmak - gerçi genelde öyle bir hikayeleri zaten mevcut -

kedinin en güzel göründüğü hallerinde fotoğraflarını çekip paylaşmak.

ama ne olursa olsun , ne kadar sokakta yaşayamayacak gibi görünürse görünsün sırf sahiplenilmiş olsun diye onu bir süre sonra terk edecek, gerektiği şekilde özenle bakamayacak, çocuklarına oyuncak olarak seçecek hevesleri geçince de kapı dışarı edecek birilerine asla ama asla sahiplendirmeyin.

önerilerime şöyle bir göz atınca dedim ki " ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil " çekiliyorum.
  • /
  • 7

anne altından yavru

dünya üzerindeki her canlının yaşamaya hakkı var. nasıl doğmuş, ırkı ne, bilemem. ben temel hakları bilirim. kedi gelecekse bir eve nasıl geldiği değil, nasıl bakıldığı önemlidir demem de yanlış olur. çünkü ana rahmine düştüğü andan itibaren hakkı bakidir. kedi satın almaya karşıyım, satanlara da. sizin çocuğunuz satılsın istemezsiniz değil mi, biri gelse, ben sarışın, mavi gözlü bebeğine şu kadar veriyorum dese, verir misiniz? peki, öbür tarafta cins diye nitelendirilen kediler var. bu da bir lanet gibi sanki. cinsse parayla satılmalı... neden efendim, neden? bunu anlamıyorum, özür dilerim. eğer kedi sözlük formatına uymuyorsam, gidebilirim de. saygılarımla

anne altından yavru

ben bu platformu instagram da tarkan bey i takip ederken tanımıştım ve kedici dergisinden sonra bir de böyle bir proje çok hoşuma gitmişti. çünkü kedicilerin kediseverlerin hayvanseverlerin bir arada kendi deneyimlerini paylaşarak yazacağı harika bir index olur diye düşünüyordum. böylece kediseverler hem bir çok konuda bilgi edinir hem de piyasada boş yere veya olması gerekenden pahalı, gerekli gereksiz mamasından, aksesuarına, para ödedikleri bir çok ürünle ilgili biriinci ağızdan deneyimlemiş kişilerden bilgi alabilirdi. buna ek olarak sahiplendirme ile ilgili de bir başlık oluşturulabilir tıpkı gönüllü veterinerler listesi gibi çok yönlü işlevsel bir platform olur diye düşünüyordum. ancak şu başlık ve okuduklarımdan sonra şaşkınlık ve şok içerisindeyim. eğer bu platformu kedileri parayla alıp satmak amacıyla bir paravan bir reklam aracı olarak kullanıyorsanız gerçekten büyük ayıp etmişsiniz. insanların tamamen karşılıksız sevgilerini verdikleri canlarla ilgili gencinden yaşlısına paylaşım yaptığı şu ortamda ücretli hayvan alım satımını normalize etmek, hayvan severlere yapabileceğiniz en büyük kötülük olur, üstelik üç beş kuruş para kazanmak için.

ari kedi ırklarının korumasına her hayvansever gibi bende destek veriyorum. ancak bu durum farklı bir şey, parayla kedi satın almak farklı bir şey. bu durum sadece insanların bireysel özgürlüklerine ve tercihlerine indirgenemez çünkü kediler sokaklarda her gün ölüyorlar bir çoğu zor durumdalar. bir çok hayvan derneği köpek ağırlıklı çalışıyorlar, temel anlamda kediye yönelik faaliyet gösteren yerel ve küçük gruplar dışında hiç bir resmi dernek veya kurum yok. çünkü bu canlar göz önünde değiller, çöp kenarlarından, asfaltta ezilmiş ölülerinden başka daha yakından görme şansımız olmuyor. sadece annesinden olmuş muhtaç bir yavruyla karşılaştığımızda fark ediyoruz yaşadıkları zor hayatı. böylesine çok ve kontrolsüz ürerlerken ve böylesine yoğun bir şekilde insan eliyle her gün ölüyorlarken, vicdanlı hiç bir hayvan sever kedi satın almaz veya bunu normal görmez, göremez. kimse kimseye zorla bir şey yaptıramaz bireysel olarak kendine göre bir hayvanseverlik benimsemiştir parayla alır scottish ini bakar ancak bunu ticarethane mantığıyla yediden yetmişe tüm kediseverlerin buluştuğu platform adı altında normalleştirmeye çalışırsanız ben bunu kötü niyetli bulurum işin açığı budur. ticarethane mantığı ile kedi severlik uyumlu bir sonuç vermez, kedisever bunu giymez üstüne, köpek veya bir başka türden değil kedi gibi tamamen özgür ve bağımsız bir canlıdan bahsediyoruz. tüm söslyeceklerim bu kadar, teşekkür ediyorum.

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

mesnetsiz iddiaları hiç üstüme alınamayacağım, dünya üstünde nefret edebileceğim hiçbir kedi yaratılmadı yaratılmayacaktır da keza. cins kedi nefretimi gösteren bir tane cümlemi bulursanız da lütfen gösterin. kediden niye nefret edeyim ki yahu, ruh hastası mıyım ben? ponçik ponçik sevilir kedi, nefret edilir mi hiç? kediyi parayla alıp satandan da nefret etmiyorum ama bu duruma karşıyım ve saygı duymuyorum. nefret kadar yıkıcı bir duyguya yer yok hayatımda.

kedili kitaplardan alıntılar

... kedi, kendi varoluşunun başlı başına bir mutluluk kaynağı olduğu inancındadır. ödün vermez. nankör sayılması bu yüzdendir sanırım. almaktan çok paylaşmayı sevenlerin hayvanıdır kedi. uyudu mu kinini de unutur.
tomris uyar / gündökümü

kedinizin hayatını kaybetmesi

kedimin bir gün ölecek olması ne zaman aklıma gelse, bekir coşkun'un, okurunun da cümleleri ile birlikte yazdığı şu yazı aklıma gelir;

herkesin veda ettiği şey ayrıdır, ama bütün vedalar aynıdır. ne kadar uzaktan geldi bilmiyorum, bilgisayarımın ekranındaki erol onur'un ‘veda’sını açıp açıp okuyorum.

bir kedi mi, bir köpek mi, ne fark eder?

veda edilmişse sızı değişmez.

ben o vedaları bilirim.

bizler küçük dostlarımızdan ayrıldığımızda, aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, kapıların arkasında, koltukların üstünde, evin köşelerinde bizi her an vedalar bekler.

her şey zordur artık.

satırlara dökülmüş bir başka ‘veda’ gördüğünüzde, iyice anlarsınız ki bütün vedalar aynı.

durmadan açıyorum bilgisayarımı.


‘veda’yı tekrar tekrar okuyorum.

‘halıdaki tüylerim,

koltuklardaki pati izlerim,

yatağındaki mırıltılarım kaldı geriye...

yaşanmışlık şey dediğin nedir ki?..

ben biraz erken davrandım sadece...

artık mutfakta ayağına sürtünen arkadaşın yok.

oyuncaklarım bırakıldıkları yerde kalacaklar bir süre.

mama kabımı seni sevenler kaldıracaklar.

görmeyesin diye.

arkadaşlıklar sonsuza dek sürmez ki.

ben biraz erken davrandım sadece...

eve geldiğinde beni arayacaksın bir süre.

dostların çağırdığında beni düşüneceksin önce.

sonra aklına geleceğim;

ve eve erken gitmene gerek olmayacak artık.

birliktelik dediğin nedir ki?

ben biraz erken gittim sadece...

eve geldiğinde patilerime basmamak için

durup ışığı aramayacaksın.

salona girdiğinde pencerenin önündeki minderde de olmayacağım.

yatarken ninniler söylemeyeceğim sana.

yaşam dediğin nedir ki?

ben biraz erken gittim sadece...’

kedili karikatürler

sözlük yazarlarının kedilerini paylaşıyoruz kampanyası

sözlük yazarlarının kedili anıları

ben, rahmetli anne ve babamın ta 1952 yılından kedileri inci ile ilgili acı (çünkü o yıllarda şimdiki gibi vet. tıbbi hizmetleri, vet klinik filan hak getire) anılarını anlatmak istedim. çünkü tüm ailemizi çok etkilemiştir.

rahmetli babamın diyarbakır'a tayini çıkıyor. orası da van'a yakın ya, bahçeli küçük bir lojmanda oturuyorlar. annem bir gözü sarı, bir gözü mavi bembeyaz bir kedi görüyor. sanırım van kedisi. hemen alışmıyor anneme ama annem pes etmiyor, zamanla annem işte tavuk, et filan vere vere onu alıştırıyor kendine ve ismini inci koyuyor. çok uslu, çok yumuşak huylu bir kediymiş. dişiymiş ama hiç doğum yapmamış. (benim prenses de öyleydi oluyor yani)

derken bu sefer babam kore'ye gidecek, annem de loğusa, istanbul'a anneannem, dedemlerin yanına. inci'yi bırakmaya gönülleri hiç razı değil ancak arabaları yok. trenle o zaman 1 ya da 2 gün belki 3 gün yolculuk olacak. ancak asıl çok acı bir olay yüzünden inci'yi götürmek istememişler o da ayrı bir hikaye:

daha önce beyaz yavru bir kedileri varmış, yine tayinleri çıkınca, yavruyu da trenle götürelim demişler, istasyonda "kediye kuduz aşısı yapmanız gerekir" deyince o zamanlar artık şimdiki gibi vet. klinik filan ne gezer artık kime yönlendirdilerse, yavru kediye aşı yapmışlar ama daha trene binmeden kedicik sizlere ömür!!!! çok ağlamışlar bin pişman olmuşlar. artık aşı bayat mıydı, doz mu çok geldi bilemiyorlar. 1950 yılın....nerede şimdiki gibi kedi üzerine uzman vet. hekimler, klinikler, kilosuna göre aşılar...hiçbiri yok:( bizler şimdi çok şanslıyız...

işte o acı anı yüzünden, aynı şey çok sevdikleri inci'nin de başına gelir, o da ölür diye mecburen diyarbakır'da bırakmışlar. ev taşınırken inci anlamış gideceklerini, eşyalar yüklenmiş, (çok şeyleri yok, ne buzdolabı, ne fırın, ne de öyle oturma grupları, üçbeş açılır kapanır sandalye, masa, yatak, yorgan vs.) fayton gelmiş, annemler binmişler, inci faytonun yanına kadar gelmiş, "beni de götürün, bırakmayın" diyordu sanki diye annem çok üzülürdü anlatırken. bunu ömür boyu anlattı annem. ben de hep üzülerek dinledim. keşke aşı filan yaptırmadan gizlice bir kutuya koyup götürseydiniz derdim hatta...:(

diyarbakır'daki komşularına yazıp, para göndermişler ama cevap alamamışlar. gitmeden komşulara ne olur su, yiyecek verin aç kalmasın demişler ama ne oldu bilmediklerinden inci yüreklerinde bir yaraydı..... :(

60 yıl sonra abim, ilk kedisine rahmetli anne, babama ithafen inci ismini koydu, şimdi 7 yaşında. :)

inci çoktan melek olmuştur, annem, babamla yıllar sonra da olsa kavuştular..:( ben de ölünce annem, babam ve ilk kedim prenses kadar, hikayesini çok dinlediğim inci'yi görmeyi çok istiyorum. umarım sıkılmadan okumuşsunuzdur:)

kedilerimize yetememe duygusu

ılk cocuk ilkgozagrisi... ustune olmaz dedim.
2. geldi...
3.gelldi...
veee 4.geldi...
kapida 2 tane derken...
yetememek!
yahu sırf mama ile su ile olmuyor neylersin...
her biri ayri cocuk.
birini sev öteki bakar ötekini sev digeri aglar...
ımdattttt...
dediginiz oluyor mu? ozellikle coklu kedili evlerde yalniz olanlar ...
hele de birbiri ile anlasamayanlar varsa toplu sevgi terapisi de zor..len wc bu temizleyeyim mama mi vereyim saglik mi takip edeyim kafa mi oksayayim?
.....
bu hisse kapilan hic olmuyor mu?
ve iyi ki varlar...

defilede podyuma çıkan kedi

istanbul'daki bir defilede podyuma çıkıp boy gösteren kedi. catwalk nedir, nasıl yapılır? mankenlere göstermiştir.

Toplam entry sayısı: 130

bir kediciye verilebilecek en güzel hediye

otomatik kedi tuvaleti. üç kedinin kum kutusunu temizlemek kolay değil. bir de gururlu bakışlarla başımda bekliyorlar temizlerken. sanki " vay be yine kaptın kakaları hadi iyisin " der gibiler. gelip gidip topladığım için çok değerli bir şey olduğunu sanıyorlar herhalde.

kedi belgeselleri

anne karnında kediler


kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

aslında her şey net.

hangi cins olursa olsun kedi denen güzel yaratık ile ilgili sözlükte hiç bir yazar tek kötü kelime etmemişken, böyle bir ihtimal dahi yokken böyle bir başlık açmak başlı başına hastalıklı bir ruh halinin ilanı.

kedilerin üretilip satışa sunulduğu bir dünya site var internette, kimse o sitelere girip de niye satıyorsunuz kardeşim diye tartışmaya girmiyor. bu platform da en başından kedi üretici ve satıcılarının ortak buluşma noktası diye ilan edilseydi, bu işin meraklıları da bu konuda hassasiyet gösteren insanların itirazlarını okumazdı. o kadar görmek istemiyorsanız hayvan severleri, gerçek kedicileri , tamamen kendinize uygun, tamamen sizler gibi düşünen kişileri çağıran bir ortam olduğunu belirtseydiniz.

kediler aile kurmak, torun torba sahibi olmak, hazzını yaşamak için çiftleşip yavrulamıyor. bu onlar için iç güdü, sizde de kedilerin ille üremesine dair bir iç güdü mü mevcut ? doğurduğu yavrusunu 5 ay sonra tanımayan onu hayata hazırlayıp kendinden uzaklaştıran kedinin sen elli göbek seceresini bilmek istiyorsun, bunda kediye yarar sağlayacak ne var ?

bir çocuk da belki hayvan sevgisini cins bir evcil hayvanla başlayacak diyorsunuz, ben hiç " aa ne tatlı cinsi ne bunun " diye kedi seven çocuk görmedim. ama gördüğü her kedi köpeğe rengine, tüy yapısına vb. belirgin özelliklerine aldırmaksızın, fark etmeksizin koşar bütün çocuklar. çocukların hayvan sevgisini büyüklerin belirlediği biçimde öğrenmeye ihtiyacı yoktur. onlar zaten doğuştan bu sevgiye sahipler, büyükler çoğunlukla bunu yok ediyor maalesef.

siz de o kadar iyi biliyorsunuz ki evcil hayvan üretiminin hem üretilen hem de sokaklarda üreyen hayvanlar için çok acı sonuçlar getirdiğini, bu yüzden mazeretleriniz bu kadar temelsiz.


hiç bir evcil kedinin soyu tükenme tehlikesi ile karşı karşıya değil, bir bırakın ya, izin verin de barınaklarda sokaklarda ölümle burun buruna yaşamaktan, hastalıktan açlıktan gördükleri eziyetten kurtulsun bu hayvanlar. üretme, satma ne olacak yani? senin bencilliğine hizmetten başka hiç bir kediye de faydası yok bunun. 70 cm bir kafeste kendi gibi 2 düzine yavruyla birlikte minicik pençeleriyle kafesin tellerine tutunup " burdan çıkmak istiyorum " diye feryad eden o yavrunun bir yuvası olsun, kısırlaştırdıktan sonra doğum yapıp yapmamayı umursamayacak olan bir kediyi yavrulatmak yerine.

ya hepsi aynı, yok koltuk tırmalamaz biri yok diğeri işaretleme yapmaz bunlar gerçekten saçma. sanki biri eline süpürge alıp evi temizliyor da diğeri de evin içine ediyor gibi tarif ediyorsunuz.

biz sadece cins kediler doğurmasın demiyoruz, kedileri cins yada değil diye görmüyoruz bile zaten. sokaklarda perişan ve sahipsiz hayvanlar olmasın istiyoruz ama belediyeler toplayıp toplayıp akıbeti belirsiz bir şekilde yok etmesin, barınaklar da görevlerini yapsın sokak hayvanları da kısırlaştırılsın istiyoruz.


gerçekten bu kadar mı zor anlamak ?

bahçeli evim olsaydı insanı

1 - bahçeli ev yok kedi yok, elde var sıfır

2 - bahçeli ev yok kedi var, elde var bir

3 - bahçeli ev var kedi de var, yeme de yanında yat

kedin için kendin yap

bu videoda kış aylarında kedinizin severek kullanacağı bir radyatör yatağı tasarımı var.

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

aslında her şey net.

hangi cins olursa olsun kedi denen güzel yaratık ile ilgili sözlükte hiç bir yazar tek kötü kelime etmemişken, böyle bir ihtimal dahi yokken böyle bir başlık açmak başlı başına hastalıklı bir ruh halinin ilanı.

kedilerin üretilip satışa sunulduğu bir dünya site var internette, kimse o sitelere girip de niye satıyorsunuz kardeşim diye tartışmaya girmiyor. bu platform da en başından kedi üretici ve satıcılarının ortak buluşma noktası diye ilan edilseydi, bu işin meraklıları da bu konuda hassasiyet gösteren insanların itirazlarını okumazdı. o kadar görmek istemiyorsanız hayvan severleri, gerçek kedicileri , tamamen kendinize uygun, tamamen sizler gibi düşünen kişileri çağıran bir ortam olduğunu belirtseydiniz.

kediler aile kurmak, torun torba sahibi olmak, hazzını yaşamak için çiftleşip yavrulamıyor. bu onlar için iç güdü, sizde de kedilerin ille üremesine dair bir iç güdü mü mevcut ? doğurduğu yavrusunu 5 ay sonra tanımayan onu hayata hazırlayıp kendinden uzaklaştıran kedinin sen elli göbek seceresini bilmek istiyorsun, bunda kediye yarar sağlayacak ne var ?

bir çocuk da belki hayvan sevgisini cins bir evcil hayvanla başlayacak diyorsunuz, ben hiç " aa ne tatlı cinsi ne bunun " diye kedi seven çocuk görmedim. ama gördüğü her kedi köpeğe rengine, tüy yapısına vb. belirgin özelliklerine aldırmaksızın, fark etmeksizin koşar bütün çocuklar. çocukların hayvan sevgisini büyüklerin belirlediği biçimde öğrenmeye ihtiyacı yoktur. onlar zaten doğuştan bu sevgiye sahipler, büyükler çoğunlukla bunu yok ediyor maalesef.

siz de o kadar iyi biliyorsunuz ki evcil hayvan üretiminin hem üretilen hem de sokaklarda üreyen hayvanlar için çok acı sonuçlar getirdiğini, bu yüzden mazeretleriniz bu kadar temelsiz.


hiç bir evcil kedinin soyu tükenme tehlikesi ile karşı karşıya değil, bir bırakın ya, izin verin de barınaklarda sokaklarda ölümle burun buruna yaşamaktan, hastalıktan açlıktan gördükleri eziyetten kurtulsun bu hayvanlar. üretme, satma ne olacak yani? senin bencilliğine hizmetten başka hiç bir kediye de faydası yok bunun. 70 cm bir kafeste kendi gibi 2 düzine yavruyla birlikte minicik pençeleriyle kafesin tellerine tutunup " burdan çıkmak istiyorum " diye feryad eden o yavrunun bir yuvası olsun, kısırlaştırdıktan sonra doğum yapıp yapmamayı umursamayacak olan bir kediyi yavrulatmak yerine.

ya hepsi aynı, yok koltuk tırmalamaz biri yok diğeri işaretleme yapmaz bunlar gerçekten saçma. sanki biri eline süpürge alıp evi temizliyor da diğeri de evin içine ediyor gibi tarif ediyorsunuz.

biz sadece cins kediler doğurmasın demiyoruz, kedileri cins yada değil diye görmüyoruz bile zaten. sokaklarda perişan ve sahipsiz hayvanlar olmasın istiyoruz ama belediyeler toplayıp toplayıp akıbeti belirsiz bir şekilde yok etmesin, barınaklar da görevlerini yapsın sokak hayvanları da kısırlaştırılsın istiyoruz.


gerçekten bu kadar mı zor anlamak ?

adore kedi evi

https://www.adoremobilya.com/kedi-evi

adore mobilyanın her kış sosyal sorumluluk projesi kapsamında sokak kedileri için hazırladığı yuvadır.

kedi evleri kış ayları için üretilmekte, sürekli satışta bulunan bir ürün değil.

markanın proje ile ilgili sitesinde ki açıklama şu şekilde

"
kedi evleri sosyal sorumluluk projesine neden ve nasıl karar verildi?
merhaba değerli hayvansever,

biz her zaman “ daima en kalitelisi, en hesaplısı” felsefi ile ürünlerimizi tasarlıyor ve üretiyoruz.

“en kaliteli” olmak için yonga levhadan, bağlantı parçalarımıza kadar bütün malzemelerimizi en ince ayrıntısına kadar özenle seçiyor, son teknoloji sistemler kullanıyoruz.

“en hesaplı” olmak için de ergonomiden ve şıklıktan ödün vermeyecek şekilde, olması gerekenden fazla malzeme ve iş gücü kullanmamaya dikkat ediyoruz.

bütün bunları gerçekleştirirken en çok dikkat ettiğimiz konu ise çevre dostu olup doğaya zarar vermemek. bu nedenle ürünlerimizde sadece endüstriyel amaçlı yetiştirilen ağaçlardan üretilen yonga levhalar ve üretim süreçleri denetlenen, doğaya zarar vermeyen bağlantı parçaları kullanıyoruz.

ileri teknoloji ile ulaştığımız üretim kabiliyetimiz ve hesaplanarak yapılan tasarımlarımız sayesinde neredeyse hiçbir malzememizi israf etmiyoruz. fakat hammaddelerimiz yani yonga levhalarımız taşınırken en alt ve üste konan ham yonga levhalar hasar görmekte ve ürünlerimizde kesinlikle kullanılmamaktadır. normalde hasar gören bu malzemeler hurdaya çıkarılıp satılmaktadır. malzemeleri satmadan nasıl değerlendirebiliriz diye düşündük ve sokaktaki kedi dostlarımız için ev yapmanın güzel bir fikir olduğuna karar verdik. böylelikle hem yine malzememiz israf edilmeyecek hem de kedi dostlarımız soğuk kış günlerinde ısınabilecekleri ve korunabilecekleri ev sahibi olabilecekler.

kedi evlerini tasarlarken elimizdeki malzemeyi en verimli şekilde kullanarak çok sayıda ev ürettik. kedi evlerini ek bir malzemeye gerek olmadan, sadece tornavida yardımıyla kurabileceksiniz çünkü vidalar paketlerin içinde. fakat biz, kedi evini naylon veya benzeri su geçirmez bir malzeme ile kaplamanızı öneririz ki kış şartlarına daha uzun dayanabilsin. dilerseniz kedi evlerini boyayabilirsiniz ama kedilerin boya kokusundan hoşlanmadığını da hatırlatmak isteriz eğer boyarsanız iyice havalandırdıktan sonra kedi dostlarımızın hizmetine sunabilirsiniz.

adore mobilya ailesi olarak ürünlerimizi evlerinizde ve ofislerinizde görmekten mutluluk duyuyoruz ve her zaman diyoruz ki; etrafınıza dikkatli bakın mutlaka en az bir komşunuzun, akrabanızın evinde ya da ofisinde bize rastlayacaksınız. şimdi de adore kedi evlerini her sokakta görmek istiyoruz.

kedi evleri için biz hiçbir ücret talep etmiyoruz. fakat bu durumla ilgili suistimal olmasın, isteyen her hayvan sever alabilsin ve evlerimiz daha çok kediye hizmet edebilsin diye sadece 10 tl kargo ücreti ödemeniz gerekiyor.

kurduğunuz kedi evlerinin fotoğraflarını bizimle paylaşırsanız çok mutlu oluruz.

#kedievimadoreden "

kedin için kendin yap

bu videoda kış aylarında kedinizin severek kullanacağı bir radyatör yatağı tasarımı var.

eş aranıyor ilanları

bu platform insanların kediler hakkında bilgi ve deneyimlerini paylaştığı, bunlardan yararlandığı bir sözlük mü kedi üretim çiftliği mi? kedi satış sitesi mi? yazarların kedi sevgisini kullanarak sözlüğe çekip kendine pazar yaratmaya çalışanlar, rahat bırakın şu güzelim canlıları size para yumurtlamak zorunda değiller.

anne altından yavru

petshop'cı genel mantığı şu şekildedir " para verip aldıkları için daha iyi bakıyorlar, sokağa atmıyorlar " evde yetiştirip satanlarda kendilerine göre bir mantığa oturttuğu açıklamaları sunuyor elbette. mesela iskoç ırkı bir kediyi ankara kedisi ırkını korur gibi koruduğunu söyleyebilir çok gerekli olduğu için.

ayrıca kedilerin üretilip satılmasına karşı çıkanlar zaten ırk kedi arayıp almak hevesi içine girmezler ve kedilerin üretilip satılmasına da saygı duymazlar ama saygı çerçevesinde sitem ve eleştirilerini sunabilirler.

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

aslında her şey net.

hangi cins olursa olsun kedi denen güzel yaratık ile ilgili sözlükte hiç bir yazar tek kötü kelime etmemişken, böyle bir ihtimal dahi yokken böyle bir başlık açmak başlı başına hastalıklı bir ruh halinin ilanı.

kedilerin üretilip satışa sunulduğu bir dünya site var internette, kimse o sitelere girip de niye satıyorsunuz kardeşim diye tartışmaya girmiyor. bu platform da en başından kedi üretici ve satıcılarının ortak buluşma noktası diye ilan edilseydi, bu işin meraklıları da bu konuda hassasiyet gösteren insanların itirazlarını okumazdı. o kadar görmek istemiyorsanız hayvan severleri, gerçek kedicileri , tamamen kendinize uygun, tamamen sizler gibi düşünen kişileri çağıran bir ortam olduğunu belirtseydiniz.

kediler aile kurmak, torun torba sahibi olmak, hazzını yaşamak için çiftleşip yavrulamıyor. bu onlar için iç güdü, sizde de kedilerin ille üremesine dair bir iç güdü mü mevcut ? doğurduğu yavrusunu 5 ay sonra tanımayan onu hayata hazırlayıp kendinden uzaklaştıran kedinin sen elli göbek seceresini bilmek istiyorsun, bunda kediye yarar sağlayacak ne var ?

bir çocuk da belki hayvan sevgisini cins bir evcil hayvanla başlayacak diyorsunuz, ben hiç " aa ne tatlı cinsi ne bunun " diye kedi seven çocuk görmedim. ama gördüğü her kedi köpeğe rengine, tüy yapısına vb. belirgin özelliklerine aldırmaksızın, fark etmeksizin koşar bütün çocuklar. çocukların hayvan sevgisini büyüklerin belirlediği biçimde öğrenmeye ihtiyacı yoktur. onlar zaten doğuştan bu sevgiye sahipler, büyükler çoğunlukla bunu yok ediyor maalesef.

siz de o kadar iyi biliyorsunuz ki evcil hayvan üretiminin hem üretilen hem de sokaklarda üreyen hayvanlar için çok acı sonuçlar getirdiğini, bu yüzden mazeretleriniz bu kadar temelsiz.


hiç bir evcil kedinin soyu tükenme tehlikesi ile karşı karşıya değil, bir bırakın ya, izin verin de barınaklarda sokaklarda ölümle burun buruna yaşamaktan, hastalıktan açlıktan gördükleri eziyetten kurtulsun bu hayvanlar. üretme, satma ne olacak yani? senin bencilliğine hizmetten başka hiç bir kediye de faydası yok bunun. 70 cm bir kafeste kendi gibi 2 düzine yavruyla birlikte minicik pençeleriyle kafesin tellerine tutunup " burdan çıkmak istiyorum " diye feryad eden o yavrunun bir yuvası olsun, kısırlaştırdıktan sonra doğum yapıp yapmamayı umursamayacak olan bir kediyi yavrulatmak yerine.

ya hepsi aynı, yok koltuk tırmalamaz biri yok diğeri işaretleme yapmaz bunlar gerçekten saçma. sanki biri eline süpürge alıp evi temizliyor da diğeri de evin içine ediyor gibi tarif ediyorsunuz.

biz sadece cins kediler doğurmasın demiyoruz, kedileri cins yada değil diye görmüyoruz bile zaten. sokaklarda perişan ve sahipsiz hayvanlar olmasın istiyoruz ama belediyeler toplayıp toplayıp akıbeti belirsiz bir şekilde yok etmesin, barınaklar da görevlerini yapsın sokak hayvanları da kısırlaştırılsın istiyoruz.


gerçekten bu kadar mı zor anlamak ?

eş aranıyor ilanları

bu platform insanların kediler hakkında bilgi ve deneyimlerini paylaştığı, bunlardan yararlandığı bir sözlük mü kedi üretim çiftliği mi? kedi satış sitesi mi? yazarların kedi sevgisini kullanarak sözlüğe çekip kendine pazar yaratmaya çalışanlar, rahat bırakın şu güzelim canlıları size para yumurtlamak zorunda değiller.

anne altından yavru

benim dediğim doğrudur minvalinde söz söyledikten sonra ardından uzatmaya gerek yok denilmez, o bir ara bulma cümlesidir " kapa çeneni " tarzında kullanmayınız. bu konuda tartışmak anlamsız geliyorsa zaten kişi nettir ve tartışmaya katılmaz, ne de olsa sözlük ortamında bu kendi inisiyatifindedir.

sokak kedisi sokakta yaşamak zorunda kaldığı için sokak kedisidir. her kedi bir insanın ilgisine, bakımına, korumasına muhtaçtır - hele ki günümüzde - ve bir çatı altında barınmaya ihtiyaç duyar. dışarıya çıkmak isteyebilir ama günün sonunda yuvası bildiği yere - şayet iyi insanlar mevcutsa - geri dönecektir. aynı şey ırk kedilerde de yaşanabilir, bir şekilde ev dışına bir kaç kez ziyarette bulunan bir ırk kedi de dışarı çıkmak ister o zamandan sonra. nihayetinde o da kedi, ırk veya tekir ne kadar farklı karakterler sergileyebilirler ki genel olarak.

sokak kedileri sokaklarda ne kadar özgürler ? yemek bulma özgürlüğüne sahipler mi? barınak bulabilme ? su içme özgürlüğüne sahipler mi? köşe bucak saklanmadan, korkmadan bir kaç metre yürüme özgürlüğüne sahipler mi çoğunlukla ? bırakalım sokaklarda özgürce tekmelensinler ve özgürce hastalanıp yaralansınlar ve özgürce aç susuz, soğukta kalsınlar. bundan önce bu tavsiyede bulunanlar sağduyularını özgür bıraksınlar lütfen.

anne altından yavru

petshop'cı genel mantığı şu şekildedir " para verip aldıkları için daha iyi bakıyorlar, sokağa atmıyorlar " evde yetiştirip satanlarda kendilerine göre bir mantığa oturttuğu açıklamaları sunuyor elbette. mesela iskoç ırkı bir kediyi ankara kedisi ırkını korur gibi koruduğunu söyleyebilir çok gerekli olduğu için.

ayrıca kedilerin üretilip satılmasına karşı çıkanlar zaten ırk kedi arayıp almak hevesi içine girmezler ve kedilerin üretilip satılmasına da saygı duymazlar ama saygı çerçevesinde sitem ve eleştirilerini sunabilirler.

anne altından yavru

kedi sözlük'ün reklamını yaptığı evcilkedim.com adlı sitenin "bilinçli evcil kedi sahiplendirme" sloganıyla kedi satışı ilanlarında satıcıların kullandığı cümle. hadi işi biraz daha abartıp direk anne karnından yeni çıktı sloganını kullanın. bebeği alana hediye olarak 1 paket kedi sütü ve biberon verin böylece belki kendileri doğurduklarını sanıp daha iyi bakarlar. - nede olsa para verince daha iyi bakıyorlar ya mantığınıza göre -
Henüz takip ettiği biri yok.