wimpy

Durum: 174 - 0 - 0 - 0 - 08.10.2024 18:36

Puan: 5574 - Yavru Kedici

7 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Kediratör.

kedi delisi
  • /
  • 9

kedi aknesi

terramycin iyi geliyor. oldukça azaldı, yenmek üzereyiz inşallah.

kedilerde kulak uyuzu

tam olarak tedavi olmazsa yakın zamanda tekrarlama olasılığı vardır.

farelerin paris'i istila etmesi

amerika'da sokaklar çok temiz çünkü hiç hayvan yok diyen insan türü

kedi gibi düşünmek ve davranmak

stephane garnier yazmış, ebru erbaş çevirmiş, paloma yayınevi basmış.

https://www.idefix.com/Kitap/Kedi-Gibi-D...

barınakların durumu nasıl düzelir

nasıl düzelir çok fikrim yok ama bir barınak görevlisinin uzunca yazdığı bir yazı mevcut. vakti olanların okumasını öneririm.

ben bir barınak yöneticisiyim. sizlere bir barınağın arka planında olan bitenleri anlatmak istiyorum. umarım bu sesi duyarsınız...

öncelikle, siz üreticiler ve satıcılar hepiniz bir tek gün olsun bir barınakta çalışmalısınız. belki o gözlerdeki kederli, acı dolu, hüzünlü ifadeyi görürseniz, tanımadığınız ve hiç tanımayacağınız insanlar için köpek üretmekten ve satmaktan vazgeçersiniz.

az önce sattığınız şu küçük şirin köpek yavrusu var ya büyüyüp de artık küçük şirin köpek yavrusu olmadığında büyük olasılıkla benim barınağıma düşecek yolu. peki, bir barınağa bırakılan bir köpeğin % 90 olasılıkla o barınaktan yürüyerek çıkmadığını biliyor musunuz? ister safkan olsun, ister olmasın ister sahibi tarafından terk edilmiş olsun, ister başıboş olsun.. barınağıma gelen köpeklerin en az yarısı safkan köpekler.

en çok duyduğum bahane "taşınıyoruz ve köpeğimizi (ya da kedimizi) yeni evimize götürmemiz mümkün değil." öyle mi gerçekten? ya da "büyüdüğünde bu kadar iri olacağını bilmiyorduk, kocaman oldu." bir alman çoban köpeğinin ne kadar olmasını bekliyordunuz ki? "ona fazla zaman ayıramıyoruz." öyle mi? "ben günde 10-12 saat çalışıyorum ve 6 köpeğime de zaman ayırabiliyorum." isteyince mümkün bu. "bahçeyi birbirine katıyor." onu evinize alıp ailenizin bir parçası yapmayı denediniz mi hiç?

köpeklerini bana bırakırken hep söyledikleri de "biz ona yeni bir yuva bulmakla uğraşamıyoruz, ama eminiz ki barınakta birileri onu sahiplenecektir, çünkü o çok iyi bir köpek." hayır. büyük olasılıkla köpeğiniz barınaktayken yeni bir yuva bulamayacak.

bir barınakta yaşamanın ne kadar zor ve gerilimli olduğunu bilir misiniz?

anlatayım size isterseniz...

siz köpeğinizi barınağa bıraktıktan sonra yuva bulmak için en fazla 72 saat zamanı vardır. eğer barınakta yeterince boş yer varsa ya da köpeğiniz sağlıklı kalmayı başarırsa bu süre belki birkaç gün daha uzayabilir. eğer üşütür ve nezle olursa oracıkta ölüverir.

köpeğiniz, havlayan ve ağlayan 25 diğer hayvanla birlikte daracık bir bölmeye tıkıştırılacaktır. son derece depresif olacak ve kendisini terkeden aileyi düşünerek durmadan ağlayacaktır.

eğer köpeğiniz şanslıysa, o gün barınağa köpekleri gezdirmek için yeteri kadar gönüllü insan gelir. eğer yeteri kadar gönüllü gelmezse, köpeğiniz hiç kimsenin ilgisini ve dikkatini çekecek şansı bulamaz, kimse onun için bir şey yapamaz. kapısının altından uzatılan bir kap yiyeceği ya da kocaman bir vakumlu hortumla atıklarının temizlenmesini saymazsak tabii

eğer köpeğiniz iri ve sert ırklardansa (pitbull, rottweiller, mastiff vb), neredeyse barınaktan içeri girdiği anda ölmüştür zaten bu cins köpekler asla yeni bir yuva bulamazlar.. ne kadar şirin, akıllı ya da iyi huylu olurlarsa olsunlar, farketmez.

eğer barınak doluysa ve köpeğiniz ilk 72 saatte yuvalandırılamadıysa, yeni geleceklere yer açmak için köpeğiniz imha edilir. eğer barınakta yeteri kadar boş yer varsa ve köpeğiniz talep gören ırklardan birindense, imha süresi birkaç gün daha ertelenir.

çoğu köpek birkaç gün içinde yaşadığı bölmeyi aşırı koruyucu tavır geliştirir ve takındığı saldırgan tutum nedeniyle imha edilir. en masum, uysal ve sakin köpekler bile bu tavrı geliştirirler.

köpeğinizin bu engelleri aştığını varsaysak bile, kulübesinden dışarı çıkmadığı için birkaç günde öksürmeye başlayacak ya da üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanacaktır. barınakların her köpek için tedavi sağlayacak bir bütçeleri yoktur, bu nedenle hastalanan köpeğinizin imha edilmesi kaçınılmazdır.

size köpeğinizin barınakta nasıl uyutulacağını da anlatmamı ister misiniz?

önce, köpeğiniz kafesinden tasmayla alınacak. sevinerek kuyruğunu sallamaya başlayacak, çünkü gezmeye götürüldüğünü sanacak. o odanın kapısına geldiğinde içeri girmek istemeyecek ve deliye dönecek.

ölümün kokusu mu var, bilmiyorum. orada yitip giden ruhları mı hissediyorlar, bilmiyorum. ama orada benim anlayamadığım bir şey var, ve istisnasız her köpek o kapıdan içeri girmemek için inanılmaz bir direnç gösterir.

köpeğiniz önce bağlanacak. ne kadar güçlü olduğuna bağlı olarak, 1 ya da 2 veteriner teknisyeni tarafından sıkıca tutulacak. sonra ötenazi teknisyeni ya da veteriner işleme başlayacak. ön ayakta bir toplardamar bulacak ve öldürücü dozda bir pembe sıvıyı damara enjekte edecek.

umarım köpeğiniz bağlı olduğu için panikleyip aniden bacağını çekmez. ani hareketlerde bacağı delip geçen iğneler gördüm ben fışkıran kandan kıpkırmızıya boyanan duvarlar gördüm. kulakları sağır edecek çaresiz çığlıklar duydum. hepsi hemen oracıkta tatlı bir uykuya dalmaz, bazen bir süre kasılırlar ve solukları kesilir, nefes almaya çalışırlar ve kendi üzerlerine dışkılarlar.

herşey sona erdiğinde, köpeğinizin cesedi, barınağın arkasında çöp gibi toplanmayı bekleyen diğer köpeklerin cesetleri üzerine istiflenir, tıpkı yakacak odunlar gibi.
sonra ne olur dersiniz? yakılır mı? çöpe mi atılır? başka evcil hayvanlar için mamaya mi dönüştürülür?

bilemezsiniz, hatta hayal bile edemezsiniz. zaten bilmek de istemezsiniz.
nasılsa o sadece bir hayvandı. hem istediğiniz zaman yenisini alabilirsiniz, öyle değil mi?
umarım bunları okurken gözleriniz yuvalarından fırlıyordur ve umarım benim her gün tanık olduklarımı gözünüzde canlandırıyorsunuzdur.

işimden nefret ediyorum. işimin ve barınakların hala var olmak zorunda oluşundan nefret ediyorum. sizler değişmedikçe barınakların var olmaya devam edecekleri gerçeğinden nefret ediyorum. etkilediğiniz hayatların, sadece barınağa atıp gittiğiniz zavallı bir köpeğin hayatından ibaret olmadığını bilmiyor oluşunuzdan nefret ediyorum.

her yıl sadece amerika birleşik devletlerinde barınaklarda 11 milyon h
ayvan ölüyor ve bunu sadece siz durdurabilirsiniz. her bir canı kurtarabilmek için elimden gelenin fazlasını yapıyorum, ancak barınaklar tıka basa dolu, ve her gün yeni hayvanlar gelmeye devam ediyor.

söyleyeceğim şeye lütfen kulak verin:

barınaklardaki köpekler ölüyorken köpek satın almayın.

köpeğinize eş aramayın, köpeğinizi çiftleştirmeyin.

bir kez olsun anneliği / babalığı yaşasın demeyin. köpeklerde annelik / babalık duygusu insanlardaki gibi değildir, aile kavramı yoktur. dişi köpekler, büyüdüğü zaman yavrularını tanımazlar bile erkekler ise hiç bir zaman yavrusunu bilmez.
kısırlaştırılmamış her bir köpek, 6 yılda 67.000 köpeğin doğumuna neden olur, bunu unutmayın.

kaçınılmaz sonları barınaklarda ölmek olan yavruların doğmalarına izin vermeyin.
doğacak yavruların hepsini de sahiplenecek güvenilir insanlar buldum diyorsanız tekrar düşünün. 6 ay sonra gidip baktığınızda artık o güvenilir kişilerde olmadıklarını göreceksiniz, bundan emin olun

isterseniz benden nefret edin. ama gerçeği değiştiremezsiniz ve gerçek her zaman acıdır.
belki bunu okuyanlar içinde köpeğini çiftleştirmek isteyen, köpeğini barınağa vermeyi düşünen, ya da köpek satın almaya niyetli bir tek kişinin olsun fikrini değiştirebilirim.
belki bunu okuyan bir kişi bir barınağa gider, bir yazı okudum ve bir köpeği kurtarmaya geldim der.

dünyayı kediler yönetse

alaska’nın talkeetne ilçesinde yaşayan ve 20 yıl belediye başkanlığı yaptıktan sonra melek olan stubbs, buna bir örnek olsa gerek.

https://patiliyo.com/belediye-baskani-st...

hadi şimdi uyuyalım.

şarkı sözlerini miyavla değiştirmek

bu kez pek bir afili yalnızlık
aldatan bir kadın kadar miyav
ağzı bozuk üstelik bırakmıyor acıtmadan
bu kez pek bir afili yalnızlık
ağlayan bir kadın kadar miyav
tuzaklar kurmuş üstelik
bırakmıyor acıtmadan
bitiyorum her nefeste
ne halim varsa miyav
çok koştum, çok yoruldum
ve şimdi ben de miyav

şarkı sözlerini miyavla değiştirmek

miyav miyav daha öncekiler gibi
bu da miyav neler neler miyav ki
yine düşer deli divane gönlüm aşka
aşka vurgunum ben...
hep aynı heyecan aynı çocuksu hayal
ben böyle biraz deli sende biran öyle kal
nasıl olsa miyav...

kedilerin birçok insandan daha temiz olması

temizlik konusunda insanların kedilerden öğrenecekleri çok şey var gerçekten.

instagramda sürekli kedi paylaşan insan

takipçilerinizden bazıları sırf bu sebeple takibi bırakabilirler. zaten bıraksınlardır. kedi sevmeyen insan bi zahmet beni takip etmesiz zatendir. alternatif olarak kedisi için instagram hesabı açanların sayısı da bi hayli fazla. aslında iyi fikir, neden olmasındır.

kedi götünü görmüş yaram var demiş

deyimler sözlüğüne giren deyimlerimizden. hasta olduğunu söyleyenlere "turp gibisin, hiçbir şeyin yok" anlamında kullanılan sevmediğim deyim.

kedili video klipler

kedilerde empati

hasta olanlara yaklaşımları konusunda bir kaç şey duymuştum. ağlayan ve üzgün olan insanları da anlayabiliyorlar sanırım. bir de çocuklara olan töleransları, sanırları da empati kurabildiklerini gösteriyor bence.

parayla kedi almak

kuş bakacaksanız sokaktan serçe, karga, kırlangıç falan yakalayın. akvaryumda balık bakacaksanız dere ve göllerden sazan, kızılkanat falan yakalayın. fare için de küçük tarla fareleri var büyüklerine göre daha iyidirler. guinea pig tutkunuysanız da para vermeyip yaban domuzu alabilirsiniz.

bir kediyi eve alma kararının verildiği an

yen evladınızla beraber hayata devam etmek demektir. hastalıkta sağlıkta, bir ömür boyu. hele o evi ilk keşfettikleri an.

bir kedinin yuva bulmasına vesile olmak

büyük mutluluk fakat insanlar güvenilir değil. alıyor deniyor bakıyor zor, masraflı, kılı, aşısı vs tekrar salıveriyor sokağa. evlat edinmeyi bilmiyor beceremiyorlar.

kediyi sokağa atmak

sorumsuz insanların yaptığı. sokakta yavru bir kedi görüyorlar. eve alıyorlar. kedi büyüyüp kızgınlık seslenişleri, koku ve işaret bırakma faaliyetleri başlayınca kısırlaştırmak yerine sokağa geri bırakıyorlar. eve almanız ömürlük olmayacaksa hiç almayın. siz bıraktığınızda avlanmayı ve sokaktaki mücadeleyi unuttukları için daha fazla zorluk çekiyorlar.

kedi yetiştiricileri veritabanı

şecere belgesi olmayan kediye şecere belgesi almak için öncelikle kedi ırklarının korunması üzerine çalışmalar yapan bir derneğe üye oluyorsunuz. her dernek farkı federasyonlarla çalışıyor. hangi federasyon ile yolunuza devam etmek istiyorsanız buna göre dernek seçimi yapmalısınız. örneğin felinoloji derneği tica ile çalışıyor, safkan kedi ırkları derneği wacc ile çalışıyor. diğer dernekler wcf ile çalışıyor. sonrasında ilgili federasyondan dernek vasıtasıyla cattery belgesi alıyorsunuz. sonrasında bir kedi güzellik yarışmasına katılım için müracaat ediyorsunuz. yarışmaya juri olarak katılan kedi hakemlerinin en az 3 tanesi allbreed hakem olması gerekiyor. çünkü 3 allbreed hakemi onayı sonrası ırk tescilleniyor ve şecere veriliyor. yarışmada 3 hakem tarafından da ırk doğrulanırsa şecere belgesi federasyondan derneğinize geliyor, dernek sizin adınıza kedinizi şecere belgesini çıkarıp adresinize gönderiyor.

(bkz:#5062)

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

"biz ticaretine karşıyız" deseler de her cümlelerinde cins kedilere olan nefretlerini dile getiriyorlar. fakat ben bu kafadaki yazarların sayılarının fazla olduklarını düşünmüyorum, gözüme çarpan 4-5 yazar var sadece. onlar da kendilerini iyi ifade edemiyorlar, cümlelerinin hepsi tekdüze ve hep aynı kelimelerden oluşuyor. çok dikkate almamakta fayda var. görmezden gelerek üstesinden gelinebilir. cins olsun olmasın, insanlar kedileri ile beraber yaşamaktan mutlularsa, kimsenin diğer insanların kedilerini bu denli eleştirmeye ve kötülemeye hakkı olduğu düşünmüyorum.
  • /
  • 9

gli

instagram hesabında paylaştığı bu fotoğraf altında yazılan mesaj aslında kötü gidişatın habercisiydi. yaşlı kedilerin günün %80'inde dinlenmeleri gerekirken o ise muhtemelen günün çoğunu ayakta geçiriyordu. güle güle tatlı tosuncuk, seni unutmayacağız.

"sevgili arkadaşlar,
hepinize merhaba
gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim ama ben 16 yaşında yaşlı bir kediyim .yani bu insan yaşıyla 81 yaşına denk geliyor. kalbim eskisi kadar kuvvetli değil.
beni gerçekten seviyor musun
1 flaşsız ve uzaktan fotoğraf çek
2 bana dışardan mama getı̇rme çünkü benı̇m mamam özel dı̇yet maması
3 bana getı̇rdı̇ğı̇n mamaları benı̇m ı̇çı̇n hayır yap sokak hayvanlarına bağışla
4 maskesı̇z bana yaklaşma
5 çok sev çok sevı̇l
ı̇mza gli

hepinize pati dolusu
sevgiler
@vdt.byrktr_
fotoğraflar için teşekkürler vedat"

https://www.instagram.com/p/CDG8jdZgxJN/

kedi tırnak koruyucu kapak

tlc de yayınlanan benim belalı kedim programında kedi uzmanı adamın hırçın minnoş için önerdiği yöntem.. bence güzel fikir.

kedi tırnak koruyucu kapak

zorunlu olmadıkça kullanılmamasını öneriyorum. ürün boyutları evcil dostunuzun kilosuna göre aşağıdaki gibi;

xs: fit: 0.5 kg-2.5 kg
s: fit: 2.5 kg-5 kg
m: fit: 5 kg-7.5 kg
l: fit: 7.5 kg-10 kg
xl: fit: 10 kg-15 kg

sokak hayvanları

sokak hayvanlarının yemek için ilk baktıkları yer çöp kutuları. bu da kimi zaman onların hayatlarına mal olan durumlara neden oluyor. kimi zaman çöp kamyonunda hayatlarını kaybedebiliyorlar, kimi zaman ise kesici aletler (atılan bıçaklar, kırık cam vs.) yiyeceklerle karışınca yaralanabiliyorlar. alınabilecek basit önlemlerle bu tip sorunların önemli bir kısmının önüne geçilebilir.

1- çöplerimizi dökerken, bozuk olmayan artan yemekleri çöpe dökmek yerine bir kaba koyup uygun bir yere bırakabiliriz. bu sayede kendileri için tehlike oluşturabilecek çöplerden olabildiğince uzak tutulabilirler.

güzel bir gelişme olarak çöp konteynerlerine girdikten sonra çıkamayan sokak hayvanlarını tespit edebilen bir cihaz yapılmış. https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/cop-kon...

2- geri dönüşüme uygun olan ve atılan jilet, bıçak gibi kesici aletler, kafalarını içine sokabilecekleri alüminyum, metal kapları, kırık olsun olmasın cam ürünlerini vs. çöplerden ayrı bir poşet içerisinde atabiliriz. bu sayede sadece sokak hayvanlarına değil, çöp toplayarak geçimini sağlayanlara da yardımcı olmuş oluruz.

malt macunu

ben trixie malt kullanıyorum. gayet memnunuz.

kedici evinde geçerli kurallar manifestosu

sokak kedisi

her an zehirlenerek ölüm, köpekler, tekme tokat atan insanlar, araba çarpması gibi tehlikeler altında bulunan canlardır. oğlumu aralarından sahiplendim. ve onu çok seviyorum.

sokak kedisi

türkiye'de sokak kedisi yoktur "sokağın kedisi" vardır.

kedilerde hidrosefali

beyinde sıvı birikmesi olarak tanımlanan, türkiye'de çok yazılı kaynağın bulunmadığı bir rahatsızlık. benim minnoş torunlarımdan birine de bu teşhis kondu. henüz 22 günlük olduğu için nasıl bir tedavi süreci yaşanacak bilmiyorum fakat aşağıdaki videoda videoyu yükleyen arkadaşımız başından geçenleri özetle anlatmış. bu arkadaşın kedisi istanbul üniversitesi avcılar veteriner fakültesi'nde ameliyatını olmuş, ameliyat sonrası gayet her kedi gibi sağlıklı bir yaşamının var olduğu söyleniyor. beyne bir şant takılmış, 5-6 günde bir pompasına basılarak biriken sıvının atılımı sağlanıyormuş.

kedilerde hidrosefali

şuan bebeğe her gün antibiyotik ve serum veriliyor. ayrıca beyinde biriken sıvının çişle atılımını sağlayan bir çeşit ilaç. istanbul üniversitesi avcılar veteriner fakültesi dışında bu ameliyatı yapabilen bir yer keşfedemedik henüz. ameliyat bebek 8 haftalık olduktan sonra yapılabilecekmiş. yavru eskiye nazaran biraz daha iyi. rahat uyuyormuş. annesi emzirmediği için ağzına biberonla mama besliyorlar. şimdilik gelişmeler böyle.

Toplam entry sayısı: 174

kedi güzellik yarışmaları

bir kez kedilerimin ırk tescillerini yapıp şecerelerini almak için katılmıştım. 3 allbreed hakem vardı, biri rus, biri ispanyol, biri ise amerikalıydı. kedi ırkları konusunda uzmanlaşmak adına yıllarını vermişler, hepsi 50 yaş üzerindeydiler. fakat kedilerin incelemelerini öyle dikkatlice yapıyorlar ki, büyük emek ve ciddi bilgi sahibi hepsi. dünya federasyonları cidden konuya çok profesyonel yaklaşıyor, ülkelerinde de zaten kediseverler birbirlerini yemiyor cins kedilere karşı önyargılı yaklaşmıyor, kedisini ücretli sahiplendi diye kimse ipe çekilmiyor, homm öyle mi o zaman senin kedi sevginden şüphe duyuyorum gibi gereksiz polemiklere girmiyorlar. dilerim biz de bir gün profesyonelleşip dünya federasyonlarına gebe kalmaktan kurtuluruz.

kedilerde beden dili ve edebiyatı

kedilerin beden dili mi olurmuş demeyin. cidden var. web üzerinde görseller bulmuştum ve bunu kendi web sitemde detaylı olarak yazıp videolarla da desteklemiştim.

merak edenler okuyabilirler.

https://wimpycathouse.com/kedilerde-bede...




kedi yetiştiricileri veritabanı

(bkz:wimpy cat house)

tica cattery, felinoloji derneği ve safkan kedi ırkları derneği üyesi, istanbul / beylikdüzü.
scottish fold, scottish straight kediler yetiştiriyor. blue, blue point, golden, black golden, red, silver kürklere sahip yavrular bulunabilir.

web: https://wimpycathouse.com/
facebook: https://www.facebook.com/wimpycathouse/
twitter: https://twitter.com/WimpyCatHouse
instagram: https://www.instagram.com/wimpycathouse/

kedilerde iç ve dış parazit tedavisi

veterinerler genellikle 2 ay aralıklarla yapmak gerekli diyorlar fakat ben 3 ay periyodlarla yapıyorum. iç parazit için aniprazol ve caniverm, dış parazit için ise broadline, fiprex ve stronghold kullandım şimdiye kadar.

kedi sözlük'ün ömrü

aslına bakılırsa 650 kişinin üzerinde kayıtlı yazar var. buna rağmen bu kadar az yazı girilmesi üzücü. ben bi kedisever olarak elimden geldiğince yazmaya devam edeceğim.

kedi güzellik yarışmaları

bir kez kedilerimin ırk tescillerini yapıp şecerelerini almak için katılmıştım. 3 allbreed hakem vardı, biri rus, biri ispanyol, biri ise amerikalıydı. kedi ırkları konusunda uzmanlaşmak adına yıllarını vermişler, hepsi 50 yaş üzerindeydiler. fakat kedilerin incelemelerini öyle dikkatlice yapıyorlar ki, büyük emek ve ciddi bilgi sahibi hepsi. dünya federasyonları cidden konuya çok profesyonel yaklaşıyor, ülkelerinde de zaten kediseverler birbirlerini yemiyor cins kedilere karşı önyargılı yaklaşmıyor, kedisini ücretli sahiplendi diye kimse ipe çekilmiyor, homm öyle mi o zaman senin kedi sevginden şüphe duyuyorum gibi gereksiz polemiklere girmiyorlar. dilerim biz de bir gün profesyonelleşip dünya federasyonlarına gebe kalmaktan kurtuluruz.

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

"biz ticaretine karşıyız" deseler de her cümlelerinde cins kedilere olan nefretlerini dile getiriyorlar. fakat ben bu kafadaki yazarların sayılarının fazla olduklarını düşünmüyorum, gözüme çarpan 4-5 yazar var sadece. onlar da kendilerini iyi ifade edemiyorlar, cümlelerinin hepsi tekdüze ve hep aynı kelimelerden oluşuyor. çok dikkate almamakta fayda var. görmezden gelerek üstesinden gelinebilir. cins olsun olmasın, insanlar kedileri ile beraber yaşamaktan mutlularsa, kimsenin diğer insanların kedilerini bu denli eleştirmeye ve kötülemeye hakkı olduğu düşünmüyorum.

kedilerin salatalıktan korkması

aslında durumun salatalıkla alakası yoktur. kediler son derece keskin refleksli ve atik hayvanlar, bu özelliklerini onları tehlikeden bir an önce uzaklaştırmak için kullanırlar. normalde salatalık veya muzu karşı cepheden gören kediler bunlardan korkmayacaklardır. ancak göz ucuyla gördükleri ve birden farkettikleri bu tip nesnelere karşı korkmaları, bu nesneleri kendilerine tehdit oluşturabilecek hayvanlar (yılan vb.) olarak görmelerindendir. çünkü yaradılış olarak kediler genlerinde yılan vb. gibi yırtıcı hayvanlara karşı irkilme ve refleks duyuları barındırırlar. bu sebepten ötürü muz, kabak ve salatalık gibi sivri ve doğanın renklerini barındıran nesnelere karşı duyarlıdırlar.

bir diğer sebebi ise kedilerin çok dikkatli yaratıklar olmaları. yaradılışları gereği kediler, insan duyu organlarının hissedemediği birçok sesi ve hareketli cismi rahatlıkla fark edebilirler.

çevrelerinde olan bitenlere son derece hassastırlar ve değişikleri hemen fark edebilirler. videoların çoğunda da olduğu gibi salatalık kediler yemek vs. yerken farkettirilmeden konuyor. kedi yemek yemeden önce çevresinde öyle bir nesnenin var olmadığını bildiği için, yanına yaklaşmış olan bu nesnenin hareketli ve kendisine zarar verebilecek nitelikte bir yaratık olacağı hissine kapılıyor.

en az üç kedi

anne altından yavru

tavuk, inek, hindi, koyun vb. satışı yapan kesim için hayvan üretenlere sesiniz çıkmaz, kedi yetiştirenlere tepki verirsiniz. sizin hayvanseverliğiniz bu kadar işte. devlet tarafından satış ve yetiştiricilik yapabilecek yetkilere sahipse, sertifika, yetiştirme izni ve buna benzer belgeleri varsa, vergisini de ödüyorsa başka aileleri, çocukları mutlu etmelerinde hiç sakınca yok. kedi sevgisi o ailede veya bireyde belki bir british, scottish ile başlar, sonra bu sevgi büyür sokaklara yayılır. bırakın da ne seveceğime, ne alacağıma ben karar vereyim!

kedi sözlük'teki cins kedi düşmanları

"biz ticaretine karşıyız" deseler de her cümlelerinde cins kedilere olan nefretlerini dile getiriyorlar. fakat ben bu kafadaki yazarların sayılarının fazla olduklarını düşünmüyorum, gözüme çarpan 4-5 yazar var sadece. onlar da kendilerini iyi ifade edemiyorlar, cümlelerinin hepsi tekdüze ve hep aynı kelimelerden oluşuyor. çok dikkate almamakta fayda var. görmezden gelerek üstesinden gelinebilir. cins olsun olmasın, insanlar kedileri ile beraber yaşamaktan mutlularsa, kimsenin diğer insanların kedilerini bu denli eleştirmeye ve kötülemeye hakkı olduğu düşünmüyorum.

parayla kedi almak

seviyorsan git al bence.

kedi güzellik yarışmaları

bir kez kedilerimin ırk tescillerini yapıp şecerelerini almak için katılmıştım. 3 allbreed hakem vardı, biri rus, biri ispanyol, biri ise amerikalıydı. kedi ırkları konusunda uzmanlaşmak adına yıllarını vermişler, hepsi 50 yaş üzerindeydiler. fakat kedilerin incelemelerini öyle dikkatlice yapıyorlar ki, büyük emek ve ciddi bilgi sahibi hepsi. dünya federasyonları cidden konuya çok profesyonel yaklaşıyor, ülkelerinde de zaten kediseverler birbirlerini yemiyor cins kedilere karşı önyargılı yaklaşmıyor, kedisini ücretli sahiplendi diye kimse ipe çekilmiyor, homm öyle mi o zaman senin kedi sevginden şüphe duyuyorum gibi gereksiz polemiklere girmiyorlar. dilerim biz de bir gün profesyonelleşip dünya federasyonlarına gebe kalmaktan kurtuluruz.

parayla kedi almak

kuş bakacaksanız sokaktan serçe, karga, kırlangıç falan yakalayın. akvaryumda balık bakacaksanız dere ve göllerden sazan, kızılkanat falan yakalayın. fare için de küçük tarla fareleri var büyüklerine göre daha iyidirler. guinea pig tutkunuysanız da para vermeyip yaban domuzu alabilirsiniz.

kedi yetiştiricileri veritabanı

(bkz:wimpy cat house)

tica cattery, felinoloji derneği ve safkan kedi ırkları derneği üyesi, istanbul / beylikdüzü.
scottish fold, scottish straight kediler yetiştiriyor. blue, blue point, golden, black golden, red, silver kürklere sahip yavrular bulunabilir.

web: https://wimpycathouse.com/
facebook: https://www.facebook.com/wimpycathouse/
twitter: https://twitter.com/WimpyCatHouse
instagram: https://www.instagram.com/wimpycathouse/