misafir sevmeyen kediler

benim kedilerime özgü bir durum mu bilmiyorum ama misafir geldiğinde huzursuz oluyorlar. kedili eve gelen misafir sayısının az olması bir avantaj olsa da bebeklerimin huzursuz olması nedeniyle bizde misafirden hoşlanmıyoruz.
kedilerin büyük çoğunluğu misafir sevmez. hele yatılısını hiç sevmezler. üstüne bir de yerini, köşesini işgal ederlerse şiddete başvurmaktan çekinmezler
biz de kedi sevmeyen misafir kabul etmiyoruz zaten. yuvarlanıp gidiyoruz böyle.
benim büyük hiç sevmez. suratına baktığım an görüyorum o sorgulamayı - kim bu şimdi, niye geldi, yolla gitsin yoksa karışmam-.
gider ayrı odada takılır, kendince yeterli bir süre sonra gelir göz atar misafire hala orda mı diye, sonra bana yine tehdit bakışları savurur ve tek başına diğer odalarda takılmaya devam eder.
söz çok param olunca sana da ayrı odası olacak büyük bir ev tutacağım kızım.
bence bu kediden kediye değişen bir durum bizimki misafir delisi çünkü! küçük bir çocuk gibi kendini sevdirmek için yapmadığı şımarıklık kalmıyor.
normalde nispeten akıllı uslu olduğu halde, misafir gelince şımarık antipatik çocuklar gibi bizi rezil eder. ilgi manyağı gibi davranıp koltuktan koltuğa zıplar, insanların üzerine doğru atlar, kabarır, korkutur. minnoş kedicik yerine vaşak görünümlü olunca misafir kaçırabilir. çocuğunun hadsiz davranışlarından utanan ebeveyn gibi kalakalırsınız.
misafir ne kelime kurye, tamirci, su servisi..hane halkı dışında kapıyı çalan olursa bizimkini ara ki bulasın. en çok da “kahrolsun içindeki çocuk sevgisi!” çocuk gördüğü anda vınnn
ev benim oldugu kadar kiziminda rahatsiz olanla disarda gorusurum onlarada saygim var ama gelen kizima evin buyugu gibi saygili olmali zaten ona dokunmayana dalasmaz benim kizim
kızımdır. sevmez, muhatap olmaz.
misafir çağırmaya korkuyorum. kıyamıyorum ki ona. herkes gidene kadar koltukların arkasına, en kuytu yerlere siniyor incitanem :(
bizim ufaklık kaçabildiği en uç noktaya kadar kaçıp, saklanmak suretiyle tepkisini koyuyor.
"gel oğlum, gel minnağım noldu sana" diye yanına gittiğimde kocaman gözlerle "gittiler mi? hadi gitmiş olsunlar nütfen" bakışı atıyor.
ısrar edip, kucakta indirme gafletinde bulunursam da el, yüz, kol demeden dalıyor.
şapşik insan veya hayvan misafir sevmez. çocuklara gıcık olur. kalabalık bir grup gelirse ortadan kaybolur.
misafir berbat bir şey düzeni bozuluyor kedinin haklı canım
gelir, bakar, kıvırta kıvırta gider. bir daha hiç göremezsiniz. ama eğer korkuyorsanız, çok ilginç gelir ona, ille de sürtünüp sizi zıplatır...
misafir sevmemesi galiba olağan bir durum. ama benim kızın bir de çocuk nefreti var ki hiç sormayın, çocuk gördüğü anda tıslamaya başlıyor.
galiba boyut ile görünüm arasındaki uyumsuzluğu ilişkilendiremeyip korkuyor.
bizzat benim kedimdir. şuana kadar sevdiği tek bir arkadaşım vardır.
benimkiler adam seçer, bazı misafirleri seviyorlar, bazıları geldiğinde tamamen yok oluyorlar... aynı şekilde veteriner de seçiyorlar, her veterineri sevmiyorlar, kimine agresifmiş gibi yapıyorlar...
3 kedim var ama eve gelen herhangi biri 2 kediden fazlasını mümkün değil görmüyor, o derece misafir sevmez. ama yatıya kalan olursa ertesi gün milo ile değilse bile kıymetli çişiyle mutlaka müşerref olur. gece sinsice ortaya çıkıp misafirin ortada bıraktığı artık neyi varsa bi güzel işer üstüne.
bizimkinin hiç öyle bir sorunu yok, ömründe ilk defa gördüğü birinin yanında 3 dk içinde tüm göbeğini açarak yatabiliyor.
kimseyi sevmez bizim meto, arada belki canı isterse beni bi ittirir kafasıyla anla işte seviyorum der gider, ben de acaba bu aşk platonik değil mi diye sevinçle bütün gün ağzım kulaklarımda gezerim.
benim kızım bayılıyor. hatta misafirin kapısına dayanır. kapı açıksa da gece onunla uyur. kıskanıyorum.
  • /
  • 2