kedi sevme sebepleri

büyüleyici ve özgür tavırları.
sebepsiz, belki de birbirimize iyi geldiğimiz içindir.
köpeklere aşık olduğum zamanlar, bir bebek kediye biberonla süt içirmek zorunda kalmamla başladı aşkımız bu tiplerle,
o gündür bu gündür "yyea köpek kendini kurtarır ama kediler öylemi yeeaaa" argümanıyla yaşıyorum.
kedi aşktır.
aşkın, sevdanın nedeni, niçini mi olurmuş?
mazoistiz biz, bizi sevmeyen,ilahi güzellikte bir hayvanı karşılıksız seviyoruz, iflah olmayız.
gözleri. hele de göz bebekleri incecik kaldığı zaman oluşan o hipnotize edici güzellik ve yarattığı korkuyla karışık hayranlık. ya da şımarık şımarık gerinirken koltuktan düşmeleri. gel de sevme.
gurgurgur mırıltıları asillikleri koca koca gözleri nasıl sevmem
çocuklar gibi masum ve eğlenceli, yaşlılar gibi bilge ve saygı duyulası varlıklar...
kedi ye bakınca tüm sebepleri birden görebiliyosun zaten
gurur
asalet
hükmetme
mırıltı
yumuşak tüyler
irileşmiş göz bebekleri vs...
yalansız, tüm hissettiklerini hissettirebilmesi beni büyülüyor. istemediğini, istediğini, sevgisini, sevmediğini her şeyi belli ediyor. hiçbir canlıya o kadar güvenmem.
eve geldiğinizde açtıkları karınları bunun için en büyük nedendir.
asil ve şirin olmaları. ve empati yetenekleri. oğlum duman ağlarsam yüzümü patilerdi. biri beni dövmüş gibi yapsa o kişiye saldırırdı. öyle korumacıydı da.
bakışları ve özgür ruhları aşığım her birine ama en çok kızıma
yaşaması zor zamanların destekçisi, teselli uzmanı..üstelik anlattıklarınızı aleyhinize kullanma ihtimali yok, üzgün olduğunuzu hissedince o yanağınızı okşayan pati her şeye değer...
hiçbir insanın size veremediği o sıcacık bakışı bir kedi verebiliyorsa,
gece nöbet geçirdiğinizde üzerinize tırmanıp burnunuzun ucunu yalayarak sizi sakinleştirebiliyorsa,
ağladığınızda yanınıza oturup patisini elinizin üzerine koyarak yanındayım bakışı atıyorsa,
eve geldiğinizde sizi kapıda karşılıyorsa,
olmadık anlarda sizi kahkahalarla güldürebiliyorsa; kendine özgü hareketleriyle,
evinizi sizden daha fazla sahipleniyorsa,
sıcacık ve küçük bedeniyle yanınızda mır mır uyuyorsa,
asıl sevmemek çok garip olurdu.
tamamen genetik yollarla aktarıldığını düşündüğüm, güzel atalarıma ait bir alışkanlık olmalı çünkü kedi sevmeyen bir aile üyemiz yok (anne tarafım), nesillerdir böyleyiz. sevginin nedeni olmaz bence.
peygamber efendimizde çok severmiş kedileri.
bir sebep ya da neden aramadım hiç... sadece sevdim kalbimin en derininde... onların varlığına bin şükür, yaradana bin teşekkür...
insanın insandan kaçışıdır hayvan sevgisi demiş ya biri. yılana domuza sırtlana duyduğum güzel duyguları birçok insana karşı duyamıyorum. kedilerin yeri çok ayrı. sesleri, pamuk gibi yumuşak tüyleri, tatlı suratları, hırıltıları...
  • /
  • 2