ufak tefek cinayetler 1. sezon desperate housewives tadında güzeldi ama 2. sezonda izlemekten vazgeçtim, vasattı 2. sezon ilk bölümleri.
ara sıra anneme uğradığımda - alt katta olduğundan mütevellit günde 5 kez falan oluyor bu ara sıra - yine bir dizi başında buluyorum. ben de biraz takılıyorum yanında tv izlemeye ve soruyorum " o kim? bu neden böyle yapıyor? bu kız bu adamın neyi oluyor ? " annem de bi güzel anlatmaya başlıyor ama anlayabilene aşk olsun, bilmiyorum hakikaten dizilerin kurgusu mu o kadar komplike yoksa anneciğim bir diziden diğerine geçerken karakterleri de mi transfer ediyor kafasında bilemedim.
black mirror tabii onun disinda bu aralar you cok onerildi bana ama pek sevmedim ben. humans cok guzeldi robotlara merakiniz varsa benim gibi bayila bayila izlemistim
black mirror ve sherlock. son zamanlar peaky blinders izlemeye başladım. şu anda gayet iyi gidiyor. tabiki bunda tommy shelby karizması da etkili olabilir.
yabancı dizi olarak 2 bebeğim var. biri how i met your mother, diğeri de true blood. fantastik dizi sevenler için true blood gerçekten harika bir seçenek. türk dizisi olarak da youtubeda yayınlanan hile dizisi. televizyona gelirsek de avrupa yakasını tek geçerim. bence turkiyede televizyon anlamında çekilmiş daha zekice başka bir dizi olmadı. toplumsal eleştiriler, inceden giydirmeler, 15 sene sonrasını resmen öngören bir senaryo ve dahası komedi unsurunu bel altına vurmadan taşımayı başarabilmesi. bir diğer dizi de yabancı damatti bence. onu da cok severdim. hep neşeli, aile yapısına uygun, ahlaki çöküntüye temel hazırlamayacak diziler bence bunlar. ne şiddet unsuru var, ne ezilen aşağılanan kadınlar, ne beline silah alınca kendini bi şey zanneden adamlar, ne de başka seyler. ülkenin ihtiyacı olan sevgiyi ve mizahı çok tatlı şekilde işlemiş iki dizi benim için.
bu başlığı açtığımda bir zamanlar çukurova ve kadın demiştim.
öyleydi.
ancak aradan geçen zaman içinde (6 ay geçmiş)
o sevdiğim iki dizi de baydı, baydı, saçmaladılar, yeter final yapsın ikisi de oh be bitti diyeyim.