yazarların kedileri
sinirli, başına buyruk tekir. gel derim takmaz, git derim bi pati atıp ısırır. tam bir sıkıştırılmış asabiyet, hastasıyız.
biricik sahibimizin adı şapşik
annesiz kalmış bir sokak kedisiydi. onu eve getirdiğimizde 60 gr. civarındaydı. şu an 7 kilo oldu. oldukça sakin, uzun tüyleri umursamaz tavırlarıyla çok tatlı bir kedi. veteriner norveç orman kedisi olduğunu söylemişti. (geçenlerde okuduğum yazıda ise bunun bir çeşit anadolu kedisi olduğunu anlatıyordu.)
bizi ev insanı olarak seçti ve dört yıldır bize katlanıyor.
mamasını vermek, bokunu temizlemek, kırıp döktüklerini toplamak gibi işleriyle bizi şereflendiriyor.
2 kedim var.
fistik sokaktan kurtarilma tedavi sureci tamamlanana kadar sahiplendirmeye calistim ama o arada baglaninca vazgectim 3 yildir benimle. son kedimi kaybettikten sonra 6 yil bir daha almaya cesaret edememistim.
poncik de fistik yalniz kalmasin diye alinmis 2 yasinda scottish fold. yanlis bir ikili olduklari kesin.
bu başlıkta kedilerimizden bahsedelim. ırklarından, renklerinden vb. bilgileri paylaşabiliriz. başlangıcı ben yapayım.
4 kedim var.
greg, british shorthair blue, erkek.1,5 yaşında.
rowley, scottish straight black golden erkek. 7 aylık.
holly, scottish fold blue point dişi, 1,5 yaşında.
baylee, scottish fold red tabby dişi, 1 yaşında.
maşuka: nisan 2015 doğumlu. işyerinin bahçesinde bulmuştum. bakışlarına dayanamadım eve götürdüm. astım olduğum için yasaktı kedi beslemem. annem de hiç istemiyordu evde hayvan. birkaç hafta sonra onu benden çok sevmeye başladı. ama bir zararını görmedim. yaş mama ve oyun delisi, tekir bir kız.
asi: ağustos 2015 doğumlu. üç renkli. onu da evin bahçesinde kutada bulduk. yanında umut isimli kardeşi ve bir de ölmüş kardeşi vardı. her tarafları pire içindeydi. sinekler toplanmıştı üstlerine. umut ve asi'yi uzun süre bireronla besledik. umut maalesef dayanamadı. aslında biraz büyüyünce bırakacaktım parka. elimi tutup uyuyordu. maşukay'la da 1 ay kadar sonra anlaşmaya birbirine sarılmaya başlayınca bırakamadım. hiç hesapta yokken 2 kedim oldu. asi çok kıskanç. maşuka'yı arada hırpalıyor. bazen de oyun oynuyorlar.
ikisi de ben, annem ve kardeşim dışında kimsenin yanına gitmiyorlar.
guzel kizimi sokaktan aldim tekir yazdilar defterine
sahiplendiğim bir sarman bir de tekir iki kedişim var. dünyanın en tatlı ikilisi. peşimden ayrılmıyorlar. görme özürlü olmalarına rağmen evin içinde her yerde beni bulabilmeleri hem hayret etmeme sebep oluyor hem de çok mutlu ediyor.
6 kedim var bunların içinde en tanınanı zidane beydir.
münir imiz var,neden münir?çünkü ilk geldiğinde müw miw gibi konuşuyordu,onun diline yakın bir isim koyalım demiştik.
iki nar tanesi nur tanesi de bende. bir siyah, bir sarman. kızımız hamile kalıp banyoda doğurunca eve kapaklandı, oğlumuzu 4 haftalıkken bahçede bulduk. amaçsız gezdiğini sanıyorduk ama kısa sürede onun da amacı belli oldu! isimleri sırnaş hanım ve spike.
bir buyugumuzun de dedigi gibi. en az 3 kedi. 2 sikotis1 britis 2 siyah 1 gri. hepsini yirim.
kavin ilk goz agrim, ilk onunla tanıştım, bir hafta sonra pofuduk geldi, ilk görüşte ask oldu ikisi arasinda, bu yaz sonu 4 yasina girecekler. gecen yil nadinin gelmesiyle kavin çok sinir oldu, hala sinirli ama ne yapalim, nadini almamazlik edemezdim degil mi? nadin de bu yaz 2 yasinda olacak. hepsi de disi. 3 guzel kizim benim. maddi olarak yetsem 4 e de cikarim ama kavin zaten bu fikre pek sicak bakmazdi.
ucu de sokaktan, kavin i o minicik haliyle yagmur altinda, arabalarin geçtiği yerden almasalardi su an bilemiyorum... pofuduk da sokagin ortasında karsisina cikmis bir arkadasimin minikken, nadin ise babamlarin bahcede yanindaki delikanli arkadasiyla takilan naif, yemegini kaptiran masmavi gozlu bir kedicikti. tatilde tanistigimiz için annesiyle ucak yolculugu yapan, aktarma ucagi oldugu icin esenbogada 5 saat beklerken citi cikmayan bir dunya guzeli...
kedimin adı tekir. 2006 da vefat etti. çok tatlı mı tatlı bir kızdı.
2 dünya güzeli kızım var.
biri ankara kedisi, kendisini bir sahiplendirme sitesinden almıştım üniversite öğrencisiyken. benimle bir sürü şehir ve ev değiştirdi. asabi ve bireyselliğine önem veren biri kendisi, öyle kafamıza göre gidip sevemeyiz. gürültüye patırtıya aldanmaz, yattığı yerden insanları ve olayları yargılamasına devam eder.
küçük tekirimi parktan perişan halde aldım. en fazla 2 aylıktır diyordum nerdeyse 4 aylıkmış ama bakımsızlıktan büyüyememiş. şimdi kendisi oyun delisi bir tombik. ağzını burnunu patilerini ısıra ısıra severim en fazla miyk yapar. asla ankaralıya kendisini ezdirmiyor, ama arkadaşı olmayı da başaramadı.
6 kedim var benimde. ilki 2 yaşında tekir 5 günlükken annesi öldüğü için biz büyüttük bebek mamalarıyla. ikincisi 3 aylıkken buldu bizi 2 evden de sahiplenilip gönderilmişti şuan 1.5 yaşında. üçüncüsü sitemizin çöp kısmında herkesin ayaklarına sürtünen bir sıpa sahiplendirmek için almıştım ama çok bağlandık 1 yaşında. diğer 3ler de iki kedişimin bonus bebekleri 7 aylıklar :))
evimizin biricik prensi karazere simsiyah, 5 yasinda bir oglan. veterinerlik fakultesinden evlat edindik. kendisine araba carptigi icin fakultede tedavi gormekteydi. sag gozunu kaybetti, sol gozunde de buyuk oranda gorme kaybi var. kendisi sirin mi sirin, tatli mi tatli bir panter. gozlerini kaybetmis olmasi yasama sevincinden bir sey eksiltmedi. belki de kedilerden ogrenebilecegimiz en onemli hayat derslerinden biri de budur.
daha geçen hafta vefat etti çocuğumuz. çinçila ırkı, sütlü kahve bir kedimiz vardı. çok şanslı bir kediydi, 17 sene yaşadı.
kedim yok ama hala yım ben yeğenim var
iki erkek yoldaşım var. birisi tuxedo diğeri sarman. osman ve hodor. 3 yaşına yaklaştılar. aldıktan 8-9 ay sonra kısırlaştırdım ikisinide. tabi kısırlaştırana kadar evde koku bırakmadık eşya kalmamıştı. kısırlaştırdıktan sonra paramın yetmediği çok nadir haftalar dışında hep kaliteli sterilised mamalarla besledim. arada yoğurt veriyorum, yaş mamalarına ara sıra zeytinyağı damlatırım. ayda bir de sularına bir damla beyaz sirke atıyorum. bu şekilde özenle ve sevgiyle bakıldılar, 6 kiloya yakın ikiside. sarman da kilo problemi yok çok hareketli, tuxedo'da kısırlaştırma sonrası karnında memelerinin olduğu kısımda sarkmalar oldu, sanırım hormonal bir durum. tuxedo da biraz kilo fazlası var gibi duruyor osmanın inceliğine oranla. o da hareketsizliğinden kaynaklı. uzanmayı ve sırt üstü patiler havada uyumaya bayılır. ben neredeysem oradalar, oda değiştirsem hemen geliyorlar. dışarı çıksam kapıda karşılarlar, bazen boğuyor bu çocukların ilgisi beni. insanda göremeyeceğiniz bir vefa, sözde nankör denilen kedilerdeki. saf sevgiyi hissediyorsunuz. hep 3 yaşında bir çocuk olarak kalan canlılar. ne kadar büyüseler de.