kedilerle sohbet etmek
her konuda konuşabiliyoruz.ben söylüyorum,o cevap veriyor.mama verince gözlerimin içine bakıp teşekkür etme miyawlaması yapıyor.adını söylüyorum,efendim dercesine miyawlıyor.sizin kedinizle siz nasıl konuşuyorsunuz,merak ettim.o yüzden bu entry i açtım.
kedi dilim gelisti, bende oglumla kedi dilinde konusuyorum ve cevap veriyor...acaip birsey, saf sevgi ve enerjiler....oglum benim, her seyim.....
genelde tüm kedilerle konuşmaya çalışıyorum. her insan gibi her kedi de bir değil;huysuzu var, daimi asık suratlı var,çok sevecen olanı var.ama bazı kediler var ki mükemeller;yeni tanışmış olsam bile benimle iletişim kuran, ben konuştukça miyavlayan, burnunu öptürenler... çok seviyorum onları çok.
kedilerin bizleri tanıyıp tanımadıkları konusunda bir araştırma yapıldı mı bilmiyorum. ancak çoğu kez böyle düşünmemi gerektiren durumlarla karşılaşıyorum. sesimizi ve kokumuzu anladıklarından şüphe duymuyorum, hatta yürüme şeklimize bağlı ayak seslerini de ayırt edebildiklerini düşünüyorum. yürüdüğüm yolda uzakta bir arabanın altında ya da ağacın dalında olan kediyle göz teması kurduğumda bana doğru sesler çıkararak yaklaşmaları sanki fiziken de tanıyor gibiler. tabi ki sohbet ediyoruz.
biz karşılıklı şarap bile içebiliyoruz. o derece ince zevkleri var kedimin.
şanslıyım ki iki kedim de siyam. sabahlara kadar konuşuyoruz
benimki konuşmayı bırakın miyavlamıyor bile! ama fevkalade bir dinleyici. uzanıyorum, başlıyorum anlatmaya “ben küçükken ne çektim be!”diye. bazen ben anlatırken dikkatinin dağıldığını hissediyorum, kuyruğunu kovalıyor, kulak içi temizliğe girişiyor..vs. biraz kırıcı olmuyor değil.
pek çok kelime ve kalıp cümleyi anlarlar. ayrıca kendi kendine konuşmanın mükemmel kılıfıdır.
bizim kavga ettiğimiz de oluyor. çok karşılık veriyor bana. çoğu zaman kazanan ben olsam da yine de kıyamıyorum ona.
siyam kedilerinin yirmiden fazla farklı ses cikarabildikleri bilinmektedir. bilenler bilir siyamlar bildiğin konuşurlar. konuşmayı sevmeyenler, evde sessizlik arayanlar kesinlikle siyam kedilerinden uzak dursunlar.
benim oglumun tek gozu var ama zekasi mukemmel evin icini benden iyi biliyor her cagirdigimda da aninda kosup gelir benim golgem her isimizi beraber konusa konusa yapariz canim oglumla.
yerini belli etmek için mır der, bir de geceyarısı karnıma lömp diye yatarken mik. çok konuşmaz benim minnoşum
biz birbirimizin dilini çözdük; bir pati uyan artık demek, iki miyaav mamaaa anlamda, miyiv miyiv olunca tuvaleti temizlesene!! benim “hayır” ve “gel buraya şapşik” lerime de cevap veren bir oğluşum var!
o kadar çok sohbet ediyoruz ki, birgün karşılıklı kuru mama tıngırdatcaz diye endişe duyuyorum. şaka bir yana, erkek kedimin çenesi çok düşük. ne anlatsam, ne söylesem cevap veriyor. anladığı spesifik kelimeler de var (işine gelince); mama, su, oyun, gel, ovlan vb.
hangimiz yapmadık ki kedimiz miyavladığında ona "ne oldu kızım/oğlum?", "ne istiyorsun?", "sıkıldın mı sen?"... gibi konuşmaları
*
bir gün de sen süpür şu kumları, nedir bu pasaklılık? diye çıldıran bendenize yanıt vermemekte direniyor, kuyruk havada, çalış köle modunda yazlık köşesine gitti. ezik ben
yani gene
monolog yaptım
kedim olmadığı için sokak kedileri ile yapabildiğim eylem.
zihnimi okuyabilen bir canlıya konuşarak bir şeyler anlatmaya çalışmanın çaresizliğine karşı "ne yapıyor yahu bu salak" bakışı ile cevap vermeleri ise paha biçilemez.
kumunu temizlerken başımda bekleyip ‘canım şuralara da bir el at bakışı’ atmasının ardından ‘haşmetlim oldu mu? bence oldu. beğendin mi?’ vb. kendimi yarandırma cümleleri kuruyorum. sağolsun sultanım da cevap vermeden gözümün içine baka baka, temiz kumuna atlıyor, işini görüp çıktıktan sonra ‘miyuv’ diyerek yeniden kumu temizle direktifi veriyor bana.
biz küçükle birlikte büyüğü çekiştiriyoruz. onun da huyu o sen boşver, ablandır ses etme alttan al, ezdirme kendini ama saygılı ol diye telkinlerde bulunuyorum o da cin bakışlarıyla dinliyor.
tabağına yaş mama koyarken de bütün gün aç kaldığını, en son 85 mi ne yıl önce yaş mama yediğini anlatıyor ağlayarak. veeeeer diye miyavlamaya başlıyor. ablana koyayım önce dur diyorum, gerçekten küser giderim bu evden diye tekrar ağlamaya başlıyor.