kısırlaştırma

felinoloji derneği başkanı tica'nın kısırlaştırma konusuyla ilgili yayınladığı makaleyi çevirmiş. paylaşmak isterim;


kısırlaştırma hakikatleri

kısırlaştırma

günümüzde geçmişe oranla daha fazla insan kedilerini kısırlaştırmaktadır. peki neden? çünkü kedilerle yaşayan insanlar kedilerini kısırlaştırmanın çokça faydasını keşfetmektedir. bu makale bu faydaları özetlemekte ve kısırlaştırma hakkında yaygın olarak sorulan soruların cevaplamaktadır. diğer sorularınız için veterinerinize danışmanız gerekmektedir.

ev hayvanlarının nüfus artış fazlalığı problemini duydum. tam olarak problem nedir?
basitçe anlatmak gerekirse, ev hayvanlarına yuva olacak ev sayısından daha fazla ev hayvanı doğmaktadır. bu nedenle, amerika birleşik devletlerinde her yıl 10 milyondan fazla kedi ve köpek kimse onları istemediği için barınaklarda ötenaziyle öldürülmektedir. bu kedi ve köpeklerin çoğu genç, çekici, sağlıklı, arkadaş canlısı ve oyuncudur. bazılarıysa safkandır.ev hayvanlarının nüfus fazlalığı sorunu olduğu için ev hayvanlarının üremesini engellemek için tedbir alınmalıdır. çözümlerden biri de kedi veya köpeğinizi kısırlaştırmaktır.

kısırlaştırma nedir?
kısırlaştırma hayvanın üreme çoğalma kabiliyetini ortadan kaldırmaktır. dişi kedilerde kısırlaştırma rahim ve yumurtalıkların cerrahi yöntemle alınmasını içerir. erkek kedilerde kısırlaştırma testislerin cerrahi yöntemle alınmasını içermektedir. iki operasyonda genel anestezi altında yapılan güvenli, rutin ve nispeten acısızdır. tipik olarak kısırlaştırılan dişi ve ya erkek ameliyatının ilk günü içerisinde ayağa kalkmaktadır.

kısırlaştırmanın faydaları nelerdir?
kısırlaştırılan kediler cinsel içgüdüyle daha az dengesizleşir. aile üyelerine karşı daha duyarlı olabilirler. kısır kediler eş aramak için sokaklarda gezme ve kaybolup incinmeye daha az meyillidirler.(erkek kedi kızgınlıkta olan bir dişinin kokusunu çok uzak mesafelerden alabilir.)

kısırlaştırma pahalı değil mi?
çoğu veteriner kısırlaştırma ücretlerini makul tutmaktadır fakat ücretler değişebilmektedir. size kısırlaştırma ücretlerini soruşturmak için farklı klinikleri aramanızı tavsiye ederiz. şunu unutmayın ki tek seferlik kısırlaştırma ücreti gezerken veya kavga ederken yaralanan hayvanın veteriner tedavisine kıyasla çok cüzidir. ek olarak anne kedinin sezaryenla doğum ihtimalini de içeren düzgün sağlık giderleri, beslenmenin yanında yavruların anti-parazit uygulamaları ve aşıları fahiş veteriner faturalarına neden olabilir.

kısır kediler diğer kedilerle kavga etmeye daha az meyilli olmaları sebebiyle kendilerini acı çekmekten ve sahiplerini yüksek veteriner faturalarından korumuş olurlar.

kısırlaştırma operasyonu ne kadar sürer?
çoğu klinik ve veteriner hastaneleri kedinizi sabah saatlerinde kabul edecek ve ameliyat sonrası kedi aynı gün veya bir sonraki gün alınabilecektir.

kısırlaştırma kedimin kişiliğini değiştirir mi?
kedi sahiplerinin çoğu kedilerin kişiliğinde bir değişim görmemektedir. fark edilen bir değişiklik olursa o da: kedinin daha az gezmesi, hayvanlarla daha az kavga etmesi, daha az huzursuzluk ve saldırgan davranış sergilemesidir. karşılığında kediler daha sevecen hale gelmektedir.

kedim bahçemi asla terk etmez. niye onu kısırlaştırayım ki?
kısırlaştırmanın sağlık açısından faydalarını okudunuz. ilk kızgınlığından önce kısırlaştırılan dişi kedilerle diğerlerine göre meme kanseri görülme ihtimali 200 kat daha azdır. aynı zamanda sıkça karşılaşılan vakalardan biri de kızgınlıktaki bir kedinin sizin arka bahçenize girecek yolu bulmasıdır. unutmayın kısır kediler daha sakin, bakımı daha kolay ve size karşı daha özenlidir.

yaygın inanışın aksine kısırlaştırma kedinizi daha şişman ya da tembel yapmaz. bilakis kısırlaştırma sonrası kedinizin metabolizması değişir ve kedi daha az gıdaya ihtiyaç duyar.

kısır kedileri lisanslandırmak her zaman daha ucuzdur da!

dişi kedisi olanlar için kısırlaştırma yapmak için daha fazla sebep:
kısır dişilerin pyometra (rahim duvarlarının kalınlaşmasına bağlı olarak iltihaplanma) ve rahim kanserine yakalanma ihtimali daha düşüktür.

kızgınlıkta olan dişiler püskürtür ve halı, eşya gibi uygunsuz yerlere çiş/kaka yapar. ek olarak gürültücü, kavgacı ve can sıkıcı erkek kedileri çekerler. kısırlaştırma bu problemleri yok eder.

hamile dişiler hem hamilelikte hem de yavrular doğduğunda çok daha fazla yer. hamile kediler için sağlık hizmetleri pahalıdır.

yavruları büyütmek masraflıdır ve beslemek, anti-parazit uygulamaları, aşıları, onlara yeni yuva bulmak vakit alır.

erkek kedisi olanlar için kısırlaştırma yapmak için daha fazla sebep:
kısır erkek kediler üreme ve prostat bezi enfeksiyonu ve bozukluğundan acı çekmeye veya cinsel-idrar yolu sorunları yaşamaya daha az meyillidirler. bahsi geçen durumlar 5 yaş üstü erkek kediler en yaygın sorun olan böbrek hastalıklarına neden olabilir.

kısırlaştırılmayan erkek kediler tipik olarak bölgesini işaretlemek için evin içine ve dışına idrar püskürtür. erken yaşta kısırlaştırma normal olarak bu sorunları ortadan kaldırır.

kısırlaştırma efsaneleri!
batınımdaki(tek doğumdaki yavrular) her bir yavruya iyi bir yuva bulabilirim.

maalesef hayvan barınaklarındaki hayvanların çoğu onlara yuva bulamayan sahipleri tarafından oraya götürülüyor.

çocuklarım doğum mucizesine şahit olmalı.
televizyonlar ve kütüphaneler çocuklara hayvanların çoğalmasını öğretmek için oldukça ziyadesiyle öğretici kaynaklardır. bununla beraber “doğum mucizesi” milyonlarca kedi için pet nüfusunun aşırı artışından dolayı ötenaziyle öldürülmeyle neredeyse eşdeğerdir.

safkan kedimi üreterek para kazanabilirim.

safkan kedilerin profesyonelce üretilmesi arzu edilen ırk özelliklerini yıllarca çalışmayı içeren bir bilimdir. yeni başlayanlar için anne ve yavrular düzgün şekilde bakılıp beslendikten, antiparazit uygulamaları ve aşıları ve tanıtımı yapıldıktan sonra çok az para kalmaktadır.

kedim kısırlaştırma için çok yaşlı!
kediler her gün güvenli bir şekilde kısırlaştırılmaktadır. kedinizin sağlık problemi olmadığı sürece kısırlaştırma güvenli ve rutindir. veterineriniz veya düşük maliyetli kliniğiniz herhangi bir sağlık problemi var mı diye tespit etmek için kısırlaştırma öncesinde kedinizi muayene edecektir.

kaynak: the international cat association (tıca- http://www.tica.org) /uluslararası kedi birliği
çeviren: feyza nur çelik- felinoloji derneği yönetim kurulu başkanı (http://www.felinolojidernegi.org)
bu konuyla ilgili kesin kararımı verdim. kısırlaştırmayı desteklemiyorum. kedimizin memnun olup olmadığını bilme imkanımız olmayan ve onun için yaşamın 3 ana fonksiyonundan biri olan bir şeyi elinden almak bana bencilce geliyor. tabi ki kasıt sürekli doğurtalım değil. ama çok kontrollü ve sağlıklı üreme imkanını ona sunarak kısırlaştırmamak benim için kedim adına yapacağım en mantıklı hareket.
teşekkür ederiz yorumunuz için. neden acele ediyoruz şöyle ; okuduğum makalelerde kızgınlık dönemini geçirme sayısı arttıkça rahim kanseri ve göğüs kanseri riski artıyormuş öncelikli endişem bu. ikincisi sürekli bağırması. günün çoğunda yalnız bu zamanlarda ilgilenemeyiz. apartmanda oturuyoruz komşulara da sıkıntı verir diye korkuyorum. dünden beri ufak ufak belirti vermeye başladı. biraz bağırıyor oyuncakla , yaş mamayla falan dikkatini dağıtıyoruz. biz yokken ne yapacak bilemiyorum.
her veterinerin görüşü neden farklı ben de onu merak ediyorum. kimi 4-5 aydan itibaren kısırlaştırılabilir derken kimi de 1 yaş üzerinde operasyon yapılır diyor. yabancı kaynaklarda 4-5 ay sonrası için uygun olduğu dışında aksi bir şey okumadım.
başka bir tür üzerinde tahakküm mü yoksa zaten yaşam alanlarını daralttığımız/zorlaştırdığımız bir türün plansız çoğalmasıyla ilgili gerekli bir adım mı ben de kişisel olarak ikilemde kalıyorum. kısırlaştırmamanın dişi kedilerde rahim kanserine ya da çeşitli tümörlere neden olacağına dair çok fazla yazı var bir de.

sanırım buradaki çizgi “çoğalmasına izin verilen kedilerde kaç nesil kısırlaştırmadan bakabilirim ya da kaç kediye kadar aynı fikirde kalırım” gibi soruların cevabını bulunca çiziliyor. ya da eve, yanımıza almamalı da dışarıda insan müdahalesi olmadan dilediklerince çoğalmalılar mı?

benim merak ettiğim aslında şu, yalnızca üreme maksadıyla kızgınlığa girdiği söylenen kedilerin hakkı/doğası/deneyimi konusunda hak sahibi miyiz, değil miyiz? yiyeceği mamaya kadar biz seçerken (ki beslenme de hak) bu konuda karar vermekte neden zorlanıyoruz?

kafalar karışık, bizim de şu an önümüzdeki en temel mesele bu. çıkardığı sesler vs hiç önemli değil ama girdiği stresi bitkisel yollarla engellemeye çalıştık ilk seferinde, kısa sürdü ama nasıl etkilendi, bir sonrakinde nasıl olacak gibi sorular var kafamızda.

tüm aşıları tamamlandıktan sonra operasyon önerdi veterinerimiz. bakalım işin içinden çıkabilirsek bir yol çizeceğiz mecburen.
kısırlşatırma konusunda netiz. çünkü sokaklar ölü yavrularla dolu. yavruların da yavruları olacak. bir kedi kısa sürede oluyor 1000 kedi. 1000 kediye bakamam. sahiplendirirsiniz derseniz sokakta sahiplenecek bir sürü yavru var onlar sahiplenilsin, en azından şansları artsın. benim öğrenmek istediğim ne zaman ve nasıl? araştırırken yandan ve alttan olmak üzere iki farklı yöntem olduğunı gördüm. bu konuda da bilgi ve tecrübelerinize açığız.
kediniz ilk kızgınlık dönemini geçirdikten sonra kısa aralıklarla bu süreç devam edecektir ve o halleri de pek sevimlidir. eğer evde çiftleşebileceği bir erkek kedi yoksa yedi sekiz ayını doldurana kadar beklemenizi öneririm (erkek kedilerde ise bir yaşını doldurması öneriliyor) ses yahut çıkardığı gürültü yasal anlamda bir sorun teşkil edemez, içiniz rahat olsun ve eğer sağlığında yahut gelişiminde bir problem yoksa yedi sekiz ayını doldurunca kısırlaştırma operasyonunu yaptırabilirsiniz gönül rahatlığıyla.
ayrıca özel kliniklerin tamamı ön karın bölgesinden yapıyorlar ameliyatı. yandan açılarak yapılan yöntem sadece belediyelerde sokak canlarını kısırlaştırmada uygulanıyor olsa da halen, ön karın bölgesi ameliyatı daha sağlıklı bir yöntem olarak görülüyor.
operasyon sonrası en az bir hafta başında nöbetleşe sabahlanması gerek, hem kendi kendine yetemediği yerlerde yardımcı olmak hem de ardıl etkileri zamanında gözlemleyebilmek için. tecrübeyle sabittir. işin psikolojisine hiç girmiyorum, çıkılır bir hâl değil çünkü.
başlık slogan gibi ama;

kısırlaştırma! bırakın yapamadığınızı yapsın.

gerçekten slogan oluyor.
erkek kedilerin daha kolay atlatabildiği bir şey sanırım. bizim veteriner aslında dikişe bile gerek olmadığını ama ne olur ne olmaz diye attığını söyledi.
bu arada oğlum 9 aylıktı biz kısırlaştırdığımızda. kızgınlığa girmişti ama biraz şaşkaloz bir çocuk olduğu için püskürtme girişiminde falan bulunmamıştı. veteriner de püskürtme huyu gelişmeden yapalım dedi. neyse efendim iri kıyım bebemi zar zor uyuttular. operasyon bitti geldik eve. bir gün önceden mamayı kesin demişti veteriner fakat ben suyu da kesmek gerektiğini düşünememişim. çocuk da aç karnına vurmuş suya. uyanana kadar her yere işedi üstüm de dahil. çünkü anası olarak kucağımda ayıltmaya çalışıyorum. 7-8 saatte anca ayıldı. evi kırkladık sayesinde. siz siz olun suyu da kesmeyi unutmayın. 1 haftaya tamamen iyileşmişti. şu an da hiçbir problemi yok koşuyor oynuyor. yalnız eskisine oranla daha hiperaktif. eh enerjiyi yönlendirecek başka bir şey kalmayınca tabi.
iç güdüsel olarak sürekli çiftleşip doğum yapabilecek ve her 2 ayda 1, 2 ay süreyle yavrularını korumaya, doyurmaya, temizlemeye çalışacak olduğu düşünüldüğünde hayvanı rahatlatacak eylemdir.

büyüklerimiz şaşırıyor, benim bildiğim, kediler yılda bir sefer doğurur diyor. bu köyler için geçerli, şehirlerde fazlasıyla erkek kedi olduğu ve dolaşım alanları dar ve sürekli çakışmasından dolayı bir dişi kedi 1 yılda 3 sefer doğurabiliyor, o da yavruları öldürülmez ya da erkenden kendisinden alınmazsa. erkek kedilerin yavruları öldürme ihtiyacı da buradan kaynaklanıyor, dişi yavrusuz kalınca çiftleşmeye hazır hale geliyor. bu şekilde 3 seferi bile geçebilir, bu durum da hayvanın ömrünü kısaltıyor, yaşam şartlarını kötü hale getiriyor.

sahipli kediler için ise diyebileceğim tek şey, olay tamamen iç güdüsel, hormonlar yönetiyor. anne olmak, yavrularını sevip büyütmek isteğinden kaynaklı değil. bu durumdan dolayı da içimiz rahat olmalı :)
kedilerin iyiliği için yapılıyor fakat bazen insanların onun doğası öyle, anne olmak onun da hakkı gibi tuhaf düşünceleri oluyor. anne olup 4-5 yavruyla sokakta sefil olacağına kısır ve mutlu bir kedi olsa daha iyi değil mi?