yazarların kedilerinin isimleri
flu hanım olur kendileri. 4 seneyi aşkın küçük prensesimiz. ekseriyetle asabi, patilerine dahi dokundurmaz. tırnaklarını kesmişliğimiz yoktur. o, keyfi, kahyası ve biz, sanki onun evinde yaşıyoruz. mama kabı daima dolu. 9. katta yaşamanın acısını; balkon demirlerine yatarak ve ayda bir bahçe sefası yaparak gideriyor. canı isterse sesimize gelir, asansörle eve çıkarız. her yer ona serbest, tıpkı agaya beleş gibi. yazar, editör, grafiker olan annesini klavyenin üzerine yatarak protesto ediyor. sanırım bizi seviyor.
karpuz ayaz çizerimoğlu (10 yaşında,tekir, erkek)
monica ayaz braveheartoğlu (10 yaşında, sarman, dişi)
dudu
çünkü gözleri derya deniz...
tekila ilk gözağrım kendisi izmir’de annemle kalıyor iki yaşını geçti evimde cevat cevizim var benim minik ergenim kapımın önünde beslediğim alacalı ve huysuz tabi mama ve sudan faydalanan bir sürü isimsiz pati
suzi, lusi, üzüm, kırçıl ve bediş :)
çakıl.. ama tabiki lakapları var.. çakuban, çakubanitu, çakut, çakitoş, çaku, çakuton, şakuuuu.. hepsini de biliyor sağolsun, bir tek şakuuu'yu sevmiyor, öyle seslenince küfür ediyor :)
kaybettiklerim kuzu, yumak, biber(kız) osman, ozi, faruk, necati(son ikisi kız kediler), halen evdeki kızım minnoş, şantiyeden kiboş, anniş, yancı ve daha adını koyamadığım üç yavru var. karakterlerine göre isim alacaklar.
tesla.
çünkü çok akıllı ve devamlı kendine yeni bir uğraş buluyor. biz de dedik ki bu kedi durup durup icat çıkaracak, bir bilim insanının adını koyalım. iyi de oldu
lizzy, 1 yaşında iran persian.evin hanımefendisi, kraliçemiz...
üç senedir azman. azman koymakla iyi mi yaptık kötü mü yaptık bilemedim.
pamuk, süslü, kürşat, kara, mistan isimli olanlar, isimsizler de var
sıtkı :) lakapları çok çeşitli olmakla beraber sarman sıtkı demek, adeta köy lakapları gibi, ayrıca hoşuma gidiyor.