köpek sadakati

bugün migrostan bir kedi bir köpek için olmak üzere iki paket dostluk maması aldım. köpekler tarafından bir kere isirilma 3 kere de saldırı yaşadığım için tahmin edilemez bir köpek korkum var. görünce bacaklarım fiziksel olarak titriyor öyle bir korku. çok seviyorum ama korkuyorum klişesi yapmak istemiyorum ama gerçekten böyle durumum. şimdilerde aşmak için çaba gösteriyorum, köpek maması alma sebebim de buydu açıkçası bugün. neyse, bir köpek arkadaşımızla, sahibinin namazdan dönmesini beklediğim kırtasiye önünde karşılaştım. bacaklar zangir zangir titriyor benim ama tutmayın küçük kediliçeyi fırsat bu fırsat dedim ve açtım dostluk mamasını gel dedim koca oğlan. kokladi ama yemedi. yüzüme bakıp kuyruk sallamaya başladı derin bir oh çektim. sonra 45 dakika falan ayrılmadı yanımdan. hadi git artik diyorum yok. hangi dükkana girsem kapının önünde beni bekliyor. sonra beraber devam ediyoruz. bir ara yanıma bir köpek yaklaştı, bizim koca oğlan birden kangala falan dönüştü onu kovacağım diye. koyduğum mamayı yememesine rağmen bu sadakat bu minnet bu sevgi dolu koruma beni benden aldı ya. bugün dedim ki köpek bakmak lazım. ciddi ciddi köpek bakmak istiyorum hayatımın ilerleyen yıllarında. başka bir şeymiş hakikaten.
(bkz:kedici olmak asla sadece kedi sevmek değildir ) bizi köpek fanatiklerinden ayıran da bu zaten. kedici olmak seçkin bir duruştur. kedi severler kendilerinde köpek fobisi olmasına rağmen onları da beslemeyi denerler ve dostluğunu tadarlar. köpekler candır. ama temkinli olun gözlerine sevgiyle bakın sizi anlayacak.o kuyruğunu salladığı zaman tamamdır. hatta bir bakış bile bazen sizi eve kadar takip etmesine kapınızın önünde sizi beklemesine yetiyor. insanın içini burkan bir sadakat bu.
hachiko bunun en büyük örneği sanırım. sahibini 9 yıl istasyonda beklemiş. sonsuz bir sadakat ve sevgi duyuyorlar. hayranım...