kediyle uyumak
bazen poposunu ağzımın dibine kadar sokarak göğsümde uyusa da genel olarak çok huzur verir. hele bir de televizyon kumandası, cep telefonu uzaktaysa sırf uyanmasın diye kıpırdamaz ve bir tek onun uyuyuşuna konsantre olursunuz.
kurban olunur o mırlamaya.
2 kedi, tek kişilik yatak durumunda zordur ama bu onların sorunu değil tabii ki. bebelerime göre şekil alıp yatıyorum ben de sığabildiğim kadar. umarım yıllar içinde vücut şeklim değişmez.
nusret kaya kendi zarar gördüğü için yazmış sanırım bu cümleyi.
ise gec kalmaktir.
ama bu gec kalmalarin en guzelidir.
dünyanın en büyülü anları benim için.
soğuk kış aylarının vazgeçilmezi
fazlasıyla huzur ve mutluluk veren durum. sevildiğini hissetmenin vücut bulmuş hali.
kediyle uyumanın her şeyi harika, iyi güzel ve muhteşem lakin, bir şikayetim var. tam tatlı tatlı uykuya geçiyorum " çıp çıp çıp çıp " bir kere de temizlenmeden yatın gitsin, sanki küf tutacaklar !
odaya gittiğim an bir heyecanla geliyor yatağın orada aşağıda bekliyor güzel kızım. ben yatıp yorganı üstüme çektiğim an hop atlıyor yatağa. mır mır mır mır mır gelip kendini 5 - 10 dk sevdirip ayağımın ucuna kıvrılıp yatıyor. derin uykuya daldığında yatağın tam ortasında iki seksen uzanıp beni de kenara itmeyi başaran minnoş bir durum. her gün bu şekilde bu sıralamayla uyuyup uyanmak muhteşem.
gece bazi saatler gelir kivrilir basini koluma koyar patileriylede bana sarilir bende rahati bozulmasin diye sabaha kadar o sekilde kalirim ve uyuyamam yinede uyandirmam.
mesela bu sabah kuyruk darbesi ile uyandırıldım. uyuması ayrı zevkli olsa da, mırıltısı paha biçilemez bir durumdur.
sonbahardan kışa geçiş dönemiydi, bir gece o kadar üşüdüm ki, yorganı çıkarmamışım daha,ince örtüyle idare ediyorum, bildiğiniz cenin pozisyonuna gelmişim üşümekten ve o kadar uykum var ki kalkıp battaniye/yorgan filan alamayacağım,ayak ucumda yatan ve koynuma girmeyi en seven kedimi aldım örtünün altına, sarıldım, 5 dakikada sıcacık oldum ve uykuya daldım, iyi ki varlar hep olsunlar...
gecenin bri körü göğüsünde bir baskı yüzüne vuran bir kuyruk kıcını sana dönmüş üstünde mırmır yatar. yanında yatar patileriyle minik minik mıncırır falan keyifli yani özellikle kışın çok ama çok keyifli oh miss sıcacık
gece göğsünüzde 8 kilo ağırlıkla uyanmak. ayak ucunu hesaba katmıyorum bak.
onu rahatsız etmemek için kocaman yatakta bi köşeye büzülüp yatmaktır, yatakta dönerken uyanmasın diye bacaklarının uyuşmasıdır...
bazen yastık yerine kullanmış olabilirim.
bizim için, aramızda 10 dakika kadar yatıp bunalınca ani bir hareketle zıplayıp kendi yatağına gitmesi anlamına gelir.
kendi yatağı bizimkinin tam karşısındadır. uykuya dalana kadar göz hapsi, gece tuvalete gitme durumunda da yakın takip anlamına gelir.
yorgan oyunu yüzünden üzerimde zıplayıp durduğu bölüm hariç harika bir şey. en güzel yeri bulmak icin gelir yüzümü koklar, üzerimden atlayıp babasını koklar, sonra birimizin yastığının üstüne kıvrılır.
edit: bella ergen oldugu icin ve biz de onun oyun saatinde yataga girdigimiz icin artik beraber uyumak imkansiz oldu. buyumesini bekliyoruz.
yatakta uyuyacak yerin kalmaz ama huzurlu uyursun
sabahlari arka ayaklariyla kendi kafasini kasirken her sabah “hasiktir deprem oluyo” diye uyandiriyo beni benimkiler bu eylem yuzunden