"mır" diye bana selam vermek, nerede olursa olsun, nereye saklanırsa saklasın yerini bildirmek ama hiç istifini bozmadan bunu yapmak, hem de en tatlı şekilde...
-sokaktan gelir gelmez mama kabina kosmasi
-baska odada saklanip miyav miyav oyun oynamaya cagirmasi
-masada ne zaman yemek yerken gorse, gelip dibimde acikli bir ifadeyle gozlerini bana dikmesi
-eve fare getirmesi...
balkona çıkmak için mutlaka kendini miyavlayarak yan deviriyor. bunu yaptığında ne demek istediğini anlıyoruz. her gün belirli saatlerde yapması da çıktığında da bir tur balkonu koklayarak kontrol etmesi de artık ritüelleşmiş durumda. hatta yeğenim bir sonraki hareketini biliyor olmama çok şaşırıyor her seferinde. “aklını okuyorum shuri’nin” diyerek kandırıyorum sabiyi.