birden fazla kediniz varsa ve aralarından sadece biri hem evde hem sokakta günlerini geçiriyorsa gerçekten çok ama çok zor bir durum. dakika başı araçların geçtiği bir sokağa kedinizi bırakmak zorunda kalmak onun sizi buna mecbur etmesi, eve dönüşünde diğer kedileriniz için risk oluşturacak enfeksiyon, parazit ile dönmesi sürekli bunu takip etmek kontrol altında tutmaya çalışmak, giderken dönüşünde size ne kadar çok iş çıkaracağını bilerek sinir olmak ama her canlı gibi bir kere geldiği şu dünyada onun özgür olma isteğine karşı durmanın zalimce olacağını bilip boyun eğmek. geciktiğinde endişelenmek, çok geciktiğinde çıkıp aramak. bulduğunuzda önce rahatlayıp sonra bir kaç gün içinde aynı çilenin tekrar başlayacağını bilerek onu bir kaşık suda boğmak istemeniz. işte hem evde hem sokakta yaşamak isteyen miloşumun bana çektirdikleri. ama bazen izliyorum ve görüyorum ki bana diğer iki kedim kadar sevgisini göstermese de milo'nun şu hayatta en derin bağ kurduğu canlı benim, çünkü onu tanıdığımı biliyor ve o da beni tanıyor hatta birbirimizin ciğeri biliyoruz artık. o bin tane kediyle arkadaşlık etse, ona uçsuz bucaksız bahçeler sunan insanlar olsa ve o kediler o insanlar bir de ben yan yana dursak milo enerjisini atmış geri dönüyor olsa, patilerini temizlemem, ilaç içirmem, veterinere götürmem ve bir daha ki çıkma isteğinde zorluklar çıkaracağımı bilmesine rağmen yine de beni seçer benim kucağıma gelirdi.