garip bir başlık olduğunun farkındayım. erzincanda yaşıyorum o yüzden böyle bir başlık açmak istedim. önce eksilerini saymak istiyorum. en büyük sıkıntı acil bir durumda ulaşabileceğiniz alanında yetkin veteriner hekim bulmak zor, hadi hekim buldunuz röntgen, ultrason, biyokimya testlerini uygulayacak donanıma sahip bir klinik bulmanız eğer şehrinizde üniversitenin veterinerlik fakültesi yoksa imkansız. en yakındaki fakültenin hayvan hastanesine gitmeye kalksanız, çoğu firma kedi köpek kabul etmiyor, o yüzden işiniz şansa kalmış eğer şahsi aracınız yoksa. pet bakan veteriner hekim bulmak zor çünkü burda hekimler büyük başla daha çok ilgileniyor. şunu bire bir söyleyeni gördüm : hocam pet sahipleri çok bilinçli onları ikna etmek uğraşmak çok zor. büyükbaş bakanlar hayvanına mal gözüyle baktığından kolay oluyor. evet bu kulaklar bunu duydu, çok üzgünüm. en büyük sıkıntı bu işte, bir hastalık anında cebinde ne kadar paran olursa olsun kalkıp hemen götürebileceğin klinik bulamıyorsun. bir diğer nokta, doğu şehirlerinde insanlar için hayvan demek az önce belirtildiği gibi mal demek olduğundan ve kedi köpek insana para kazandırıp et süt vermediğinden pet bakanlara deli gözüyle bakan çok oluyor. toplum bu durumu normal karşılamak konusunda oldukça inatçı. toplumu koyalım bir kenara. istediğimiz anda royal caninler advanceler falan bulunmuyor. bu yıl bir bir tane pet shop açıldı geniş kapsamlı da daha yeni yeni direkt gidip alabilmeye başladık. pet shoplarda ancak goody whiskas gibi saçma sapan mamalar oluyordu. hala dediğim pet shop dışında hiçbir yerde yok. bir dönem ince taneli kum yoktu mesela. tüm her yer anlaşmış gibi silika kum satıyordu. erzincana bir kargonun gelmesi demek 3 veya 4 gün demek istanbuldan izmirden. haftasonunu at. pazartesi salı çarşamba sipariş verdin verdin. veremezsen kargonun çalışma günleri ile denk gelemediğin için hoop bekliyorsun iki üç gün daha. ya da memnun kalmadığın kumu, saçma sapan market mamalarını kullanmak zorunda kalıyorsun. çünkü imkan yok. daha ne sayayım eksi? en temel üç şey olarak bunlar zaten oldukça eksi. mesela bir kere bir köpeğin ağzından düşmüş bi güvercini elimde orman müdürlüğü senin büyükbaş bakan veteriner benim gezdirmiştim belki iyileştirebilirim diye. yolda elimde kuşu gören bi esnaf durdurdu. napcan onunla uğraşıp boynunu kır da atıver gitsin dedi. bu cümleyle ilgili yorum yapmak istemiyorum, zaten yeterince açık. böyle işte, yaşadığınız şehirde bu imkan dediğim ama aslında temel ihtiyaç olan şeyler varsa bile ciddi ciddi şanslısınız. hoş yılın ciddi kısmını erzincanda geçirmiyorum sayılır, ama bir sıkıntı ne zaman olsa ben hep bu şehirdeydim ve bu durumlardan bıkmış vaziyetteyim. artısı var mı? aklıma gelen bir tane artı var sadece. taşıma kutusunda kedilerimi bir yerden bir yere götürürken kutunun içinde onları görüp de aaa anne bak ne güzel diyen tek bir çocuğu bile görmek benim için oldukça mutluluk verici. alın işte. bu kadar. değer mi bu tek artıya? bencilce bir cevap vereceğim, hayır. iç dökme entrysi oldu resmen ama tüm yazdıklarım ne eksik ne fazla. beni ancak benim gibi durumda olanlar anlar.