kedime not

10 Entry Daha
eylül 2015..sabah yürüyüşüm sırasında istanbul nişantaşı city's arkasındaki mıstık parkı'ndaki kedi evlerine düştü yolum tesadüfen. yeni atılan 2 yavru kedi vardı, birisi bakımlı iken diğerinin gözleri kör olmaya yakın, cılız bedeni pireler, bitler ile kaplıydı..
kedileri dikkatlice inceleyen yaşıtım bir bayan dikkatimi çekti, biraz sohbet ettik ve bir kedi yavrusu sahiplenmeye geldiğini öğrendim. tabi ki o, güzel yavruyu seçti, ayakkabı kutusuna hava delikleri açtıktan sonra bakımlı olan yavruyu içine koyduk, evine götürdü. geçici olarak istanbul'a gelmiştim ve kendime ait bir evim yoktu, kardeşimin ya da arkadaşımın evinde misafirdim.
şimdiye kadar olduğu gibi hasta ve muhtaç bir hayvanı görüp, ardımda bırakmadığım gibi o hasta miniği de orada yalnız bırakmadım. gözleri düzeldi, parazit ilaçları yapıldı, toparlandı derken, mantarının olduğunu onu yıkadıktan 2 gün sonra tüm vücuduna yayıldığında anladım, çok zor atlattık, neredeyse tüm tüyleri döküldü, zeytinyağı ile tekrardan çıkmasını sağladım, 6 ay boyunca tedavi gördü ve aralıklar ile 3 aşı yapıldı. eve dönme vaktim geldiğinde henüz 3 aylık bile yoktu, thy için gerekli olan şartları yerine getirerek oğluma pasaport çıkarttım, bu arada yaşını birazcık büyütmüş olabilirim. :) çok küçük olmasının da etkisi ile inanmayacaksınız ama uçaktan hiç korkmadı ve harika bir yolculuk sonrası evimize geldik. can oğlum canım oğlum oskar oldu ismi.. aramızda çok özel bir bağ var ve bu her yaşanan zorluğa değdi, onu tarifsiz seviyorum.
20 Entry Daha